Advertisement
TÜRKİYE MAKRO VERİLERİ ABONE OL

Nisan ayında yıllık enflasyon yüzde 69,97 seviyesine yükseldi.

TÜİK verilerine göre aylık enflasyon yüzde 7,25 olarak kaydedildi.

Nisan ayında çekirdek enflasyonun yüzde 50 üzerindeki seyri sürdü. Veriler yıllık çekirdek enflasyonun yüzde 52,37 olarak gerçekleştiğini gösterdi.

Üretici fiyatlarındaki yükseliş ivmesi de devam etti.

TÜİK verilerine göre üretici fiyat endeksi Nisan'da bir önceki yılın aynı dönemine yüzde 121,82 arttı. Aylık bazda artış ise yüzde 7,67 oldu.

Üretici fiyatlarındaki yıllık yükseliş Mart 1995'ten bu yana kaydedilen en hızlı yükseliş oldu.

Gıda enflasyonu yüzde 90 sınırında

Verilere göre bir önceki yılın aynı ayına göre artışın yüksek olduğu ana gruplar ise sırasıyla, yüzde 105,86 ile ulaştırma, yüzde 89,10 ile gıda ve alkolsüz içecekler, yüzde 77,64 ile ev eşyası oldu.

Yıllık en düşük artış yüzde 18,71 ile haberleşme ana grubunda gerçekleşti. Bir önceki yılın aynı ayına göre artışın düşük olduğu diğer ana gruplar sırasıyla yüzde 26,23 ile giyim ve ayakkabı, yüzde 27,73 ile eğitim ve yüzde 35,95 ile sağlık oldu.

Aylık bazda bakıldığında en yüksek artış ise yüzde 13,38 ile gıdada oldu.

Gıdayı yüzde 7,43 ile konut, yüzde 6,96 ile giyim ve ayakkabı izledi.

Ana harcama grupları itibarıyla 2022 yılı Nisan ayında en az artış gösteren ana gruplar yüzde 0,93 ile çeşitli mal ve hizmetler, yüzde 1,31 ile sağlık ve yüzde 2,87 ile haberleşme oldu.

Nisan'da endekste kapsanan 409 maddeden, 27 maddenin ortalama fiyatında düşüş gerçekleşirken, 45 maddenin ortalama fiyatında değişim olmadı. 337 maddenin ortalama fiyatında ise artış gerçekleşti.

Sepette en yüksek artış kuru soğanda

Enflasyon sepetindeki seçilmiş maddelere bakıldığında en yüksek fiyat artışı yüzde 69,30 ile kuru soğanda oldu. Kuru soğanı yüzde 45,27 ile kıvırcık, yüzde 42,26 ile domates izledi.

Üretici fiyatlarında enerji baskısı

Üretici fiyat endeksine bakıldığında en yüksek artışların enerji kalemleri olduğu görüldü.

TÜİK verilerine göre, kok ve rafine petrol ürünleri yüzde 249,55, elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme yüzde 247,50, ham petrol ve doğal gaz yüzde 243,52 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.

Yıllık en düşük artış; yüzde 42,08 ile giyim eşyası, yüzde 42,09 ile temel eczacılık ürünleri ve müstahzarları, yüzde 60,13 ile deri ve ilgili ürünler alt sektörlerinde gerçekleşti.

Ekonomistler ivmenin Mayıs'ta da sürmesini bekliyor

Piri Reis Üniversitesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Erhan Aslanoğlu Bloomberg HT yayınında enflasyon rakamlarına ilişkin değerlendirmesinde enflasyondaki dinamiğin Mayıs ayında da süreceğini öngördü.

Aslanoğlu, "Beklentilerin üzerinde gelen bir enflasyon var. Bu ay gıdanın etkili olmasını bekliyorduk. Bu etki fazlasıyla gerçekleşmiş gibi duruyor. Alt sektörlerde giyim de önemli bir artış faktörü olmuş olabilir ama döviz kurlarının oldukça sakin seyrettiği dönemde ÜFE’nin çok yüksek gelmesi hammadde ve enerji fiyatlarının ciddi yansımalarının ve çok hızlı bir şekilde ÜFE’ye yansımaya devam ettiğini gösteriyor. Talep enflasyonu da yukarı doğru hareket ediyor. Oranlar, tüketicinin ağırlıklı olarak hissettiği enflasyona işaret ediyor. Veriler Mayıs ayında da aynı dinamiğin devam edeceğine işaret ediyor. Bir süre yüzde 70’li rakamlarda dolanacağını ve üzerinin olup olmayacağını izleyeceğiz ama maalesef şu an yukarı gözüküyor." değerlendirmesini yaptı.

Ekonomist Haluk Bürümcekçi de enflasyonda olası tepe noktasının son çeyrekten önce görülmeyebileceğine dikkat çekti.

Bürümcekçi Nisan enflasyon verileri sonrasında yaptığı değerlendirmede şu ifadeleri kullandı: Bu yılın enflasyon seyri açısından, tedarik zincirlerindeki aksamanın arz üzerine getirdiği kısıtlamalar ve artan jeopolitik risklerle küresel çapta enerji ve emtia fiyatlarının yükselişini sürdürmesinin olumsuz yansımaları görülmeye devam etmektedir.

Buna ek olarak, Döviz kurlarında oynaklık son dönemde azalsa da kur sepeti yıllık artışının yüzde 70 civarında olması, kurlardan fiyatlara geçiş etkisinin çekirdek ve manşet enflasyon üzerinde yukarı yönlü etkide bulunmaya devam edeceğini göstermektedir. Ekonomik aktivite ve iç talebin ikinci
çeyrek başında henüz sınırlı güç kaybetmesi üretici fiyatlarında devam ederek yıllık yüzde 122 seviyesine ulaşan maliyet artışının tüketiciye daha kolay yansıtılması olasılığını da artırmaktadır. Ayrıca, yılın ikinci yarısında kamunun belirlediği asgari ücret ve özel sektörde çalışan ücretlerinde olası revizyonların enflasyonist etkileri de görülebilir.

Dolayısı ile, TL’de bugüne göre daha fazla değer kaybının gözlenmediği durumda bile enflasyonun yüzde 75-80 aralığında olması muhtemel tepe noktasını son çeyrekten önce görmeyeceğini, sonrasındaki gerilemenin ise ancak yılın son iki ayında baz etkisi nedeni ile olabileceğini düşünüyoruz.

Beklenti yüzde 68,3 olarak belirlenmişti

Bloomberg HT anketine katılan ekonomistlerin beklentisi yıllık enflasyonun yüzde 68,3 seviyesine yükseleceği yönündeydi. Aylık enflasyon beklentisi ise yüzde 6,2 olarak belirlenmişti. Nisan ayı enflasyonu için aylık bazda en düşük beklenti yüzde 4, en yüksek beklenti ise yüzde 7,8 seviyesinde gerçekleşmişti.

Öncü göstergelerde artış sürdü

Enflasyon açısından öncü göstergeler olarak bilinen İTO ve Türk-İş verileri de enflasyonun artış ivmesinde olduğuna işaret etmişti.

İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) açıkladığı Ücretliler Geçinme İndeksi’ne göre İstanbul’da perakende fiyatlar, nisan ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 79,97 artış kaydetti.

Perakende fiyatlar nisanda aylık bazda yüzde 11,36 arttı. Toptan fiyat hareketlerini yansıtan Toptan Eşya Fiyatları indeksindeki artış ise aylık yüzde 5,33, yıllık yüzde 73,21 oldu. Perakende fiyatlar aylık bazda giyimde yüzde 29,82, ulaştırma ve haberleşmede yüzde 23,95, gıdada yüzde 11,49, konutta yüzde 10,19 arttı.

Türk-İş'in gıda enflasyonu verisinde de yüzde 80'in üzerini görülmüştü. Konfederasyonun verilerine göre, Ankara'da yaşayan 4 kişilik ailenin gıda için yapması gereken asgari harcama tutarı, bir önceki aya göre yüzde 8,02 artarken, son 12 ay itibarıyla artış oranı yüzde 85,02 oldu.

Mart'ta yüzde 60'ı aşmıştı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Mart ayında yıllık tüketici enflasyonu yüzde 61,14 olarak gerçekleşmişti.

Verilere göre aylık bazda artış ise yüzde 5,46 olarak açıklanmıştı.

Çekirdek enflasyon yüzde 48,39 olarak kaydedilirken, üretici enflasyonu ile tüketici enflasyonu arasındaki makas 53,8 puanla yine rekor kırmıştı.

TCMB enflasyon beklentisini revize etti

Enflasyonda yaşanan son gelişmelerle Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) enflasyon tahminlerini yukarı yönlü revize etmişti.

TCMB Başkanı Şahap Kavcıoğlu, bankanın yıl sonu enflasyon tahmininin yüzde 23,2’den yüzde 42,8’e yükseltildiğini açıklamıştı. Yılın ikinci enflasyon raporu sunumunu gerçekleştiren Kavcıoğlu, 2023 yıl sonu enflasyon tahmininin ise yüzde 8,2’den yüzde 12,9’a çıkarıldığını belirtti.

TCMB'nin 2022 yıl sonu gıda enflasyonu tahmini ise yüzde 24,2'den yüzde 49'a yükseltildi.

Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) politika faizini 50 baz puan artışla yüzde 0,75-1 aralığına yükseltti. Karar oy birliğiyle alındı.

Karar metninde enflasyon risklerine karşı dikkatli oldukları vurgulandı. Çin’de devam eden pandemi nedeniyle tedarik zincirindeki sıkıntıların devam edeceği belirtildi. Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ve buna bağlı gelişmelerin enflasyon üzerinde yukarı yönlü baskı yaptığı ve ekonomik aktiviteyi olumsuz etkilemeye devam edeceği ifade edildi.

Bilançonun Haziran ayından itibaren aylık 47.5 milyar dolar azaltılacağı, gelecek 3 ayda ise aylık 95 milyar dolar azaltılacağı ifade edilerek “İlk etapta bilanço azaltımına Hazine kağıtlarında 30 milyar dolar, mortgage destekli menkul kıymetlerde 17,5 milyar dolar ile başlanacak. İlk 3 ayın ardından bilanço daraltmada aylık miktar Hazine kağıtlarında 60 milyar dolara, mortgage destekli menkul kıymetlerde 35 milyar dolara yükseltilecek” değerlendirmesine yer verildi.

Metinde uygun para politikası güçlendirmesi ile enflasyonun yüzde 2 hedefine dönmesi ve işgücü piyasasının güçlü kalmasının beklendiği bildirildi.

Fed 1980’lerden beri görülen en yüksek enflasyonla mücadele etmek için Mart ayında 2018’den bu yana ilk kez faiz artırmıştı. Bankanın da yakından takip ettiği PCE fiyat endeksi Mart’ta yüzde 6,6 ile bankanın hedefinin oldukça üzerinde gerçekleşmişti. Fed, faiz artışında geç kaldığına dair de eleştiri oklarının hedefi olmuştu.

Fed son olarak Alan Greenspan başkanlığında 2000 yılında faiz oranında 50 baz puan artırıma gitmişti.

Powell'dan yüksek enflasyon vurgusu

Fed Başkanı Jerome Powell kararın ardından basın mensuplarının önüne çıktı.

Powell'ın konuşmasında öne çıkan ifadeler şunlar oldu:

Enflasyon hedefin oldukça üzerinde. Enflasyonu aşağı çekmek, iş gücü piyasasını güçlü tutmak için zaruri. Ücretlerde son yılların en hızlı artışları yaşanıyor. Ücretler özellikle hizmet sektöründe yükseliyor. İşgücü piyasasında arz ve talebin dengeye geldiğini görüyoruz.

Faiz oranlarında artışın devam etmesinin uygun olacağını düşünüyoruz. FOMC önümüzdeki birkaç toplantıda 50 baz puanlık artışları masada görüyor. Halihazırda oldukça belirsiz olan artımı daha belirsiz hale getirmekten kaçınacağız.

Ekonomi gücünü koruyor ve daha sıkı para politikasını kaldırabilir. FOMC, işgücü piyasasına daha çok katılımın olacağını öngörüyor. Bununla birlikte istihdam yaratma hızı yavaşlayacak.

75 baz puanlık artış FOMC'nin aktif olarak değerlendirdiği bir şey değil. Görmeyi beklediklerimizi görürsek, 50 baz puan faiz artırımı gelecek 2 toplantıda masada olacak. Eğer gerek duyarsak faizi nötr seviyenin ötesine taşımaktan tereddüt duymayız.

Enflasyonun doğru yolda olduğuna ilişkin kanıtlar görmek istiyoruz. Kısa vadeli enflasyon bekleyişleri oldukça yüksek. Savaş ve Çin'deki kapanmalar manşet enflasyon üzerinde etkili olacak.

FOMC açık işler/işsizlik oranında gelişme görmek istiyor.

FOMC, yüksek enflasyonun istenmeyen bir şey olduğunu anlıyor. Sıkı politika süreci hoşa giden bir süreç olmayacaktır.

Faiz artırımından memnun değiliz, ancak fiyat istikrarını sağlamamız gerekli. Ekonomide hiçbir şey bir resesyona işaret etmiyor. Resesyona yol açmadan istikrarı sağlama konusunda iyi bir şansımız var.

Tipik olarak resesyonda yüksek işsizlik oranlarının görülmesi gerekir ancak şu anda iş gücüne yüksek talebin olduğunu görüyoruz.

Fed enflasyon görevine odaklanacak. Ücret artışlarının bir sarmala dönüşmesine imkan veremeyiz.
Ücretler ve enflasyon konusunda ilerleme görmeyi arzu ediyoruz.

Politikayı kısıtlayıcı bir seviyeye çıkarmamız kesinlikle olası. Eski Fed başkanlarından Paul Volcker'in doğru şeyi yapmak için cesareti vardı. Tarihi olarak büyük enflasyon şoklarıyla karşı karşıya kaldık. Bununla mücadele sıradan bir iş değildir.

Nötr seviyeye ulaştığımızda daha ne kadar yukarı gideceğimiz konusu masada olacak.

Bilançonun daraltılmasına başlamak için seçtiğimiz 1 Haziran sihirli bir tarih değil, sadece o günü seçtik. Bilançonun daraltılmasının yıl içinde 25 baz puanlık bir faiz artırımına eşit etki yapacağı tahmin ediliyor.

İnsanların Fed'in fiyatları onarmak için çalıştığını biliyor olmaları önemli. Fed'in bir kredibilite sorunu olduğunu düşünmüyorum. Piyasalar FOMC'nin yönlendirmesinin güvenilir olduğunu düşünüyor.

Enflasyonu yüzde 2'ye getirmek biraz acı verici olabilir, ancak yüksek enflasyon ile mücadele etmemek daha acı verici olur.