Sandıktan piyasaların beklediği sonuç çıktı

Sengül Dağdeviren-ING Bank Başekonomisti

"Genel olarak piyasa beklentileri ile uyumlu bir sonuç olarak değerlendirebiliriz. Dolayısıyla geçtiğimiz hafta görülen göreli olumlu havanın piyasalarda bir süre daha taşınması olasılığı oldukça güçlü.

TL'nin ve yerel piyasaların göreli olumlu bir seyir izlemesi beklenebilir. Ancak Haziran ayının dış konjonktür olarak kritik bir ay olması bu olumluluğun ne kadar taşınabileceği üzerinde belirleyici olacak.

İçeride de hükümetin kurulmasının ardından (olası takvim Temmuz ortası ile Ağustos ortası arasında hükümetin kurulmuş olabileceğine işaret ediyor) özellikle maliye politikalarında beklenen adımların (ör: Orta Vadeli Program hedeflerinin en az son vergi/alacak yapılandırmasından gelecek kaynak kadar iyileştirilmesi) ne kadar hızlı atılacağı, olumlu havanın orta vadede korunması, cari açığın yarattığı kırılganlığın kontrol altında tutulabilmesi için önemli olacaktır."

Nordea Bank: Olumluya kayan nötr bir sonuç

Nordea Bank'ın Gelişmekte Olan Stratejisti Elisabeth Andreew, 2011 genel seçim sonuçlarının piyasanın beklentileri dahilinde olduğunu belirtti. Andreew, sonucun Türk Lirası için olumluya kayan bir nötr etkisi olacağını öngördü.

AKP'nin oylarının mecliste üçte ikilik çoğunluğu alamadığına ilişkin değerlendirmelere de yer veren Andreew, yeni anayasanın tek parti tarafından yazılacağı endişeler göz önünde bulundurulduğunda, bunun çok daha rahatlatıcı bir sonuç olduğunu ifade etti.

Elisabeth Andreew, seçimlerin de sonlanmasıyla sıranın piyasalara ve iş dünyasına geldiğini belirterek, "piyasa, ısınan ekonomiyi soğutmak üzere merkez bankasının zorunlu karşılık artışlarının ötesinde araçlar kullanarak yeni önlemler aldığını görmek istiyor" dedi.

Murat Berk - Yapı Kredi Bankası Stratejisti

"Açıklanan sonuçların anketlerdekinden aşırı sapmalar göstermediğini görüyoruz.

AK Parti’nin Meclis’te yeni Anayasa’yı referandum olmadan geçirecek sandalyeye ulaşmamış olması bizce piyasalar açısından olumlu algılanabilinir. Fakat şu anki sonuçlara AKP'nin referanduma gitmeye yetecek sayıya da ulaşamadığını gösteriyor. Sonuçların bu şekilde kesinleşmesi durumunda AKP'nin diğer partilerden de destek istemesi gerekir.

Ekonomideki kırılganlığın arttığı ve yurtdışında da ekonomi ve piyasa dinamiklerinin ciddi anlamda bozulma ihtimalinin bulunduğu bu durumda ekonomik konulara öncelik verilmesi yerine iç siyasi konuların gündemin baş sıralarına gelmesi bizce olumlu olmaz.

Burada AKP'nin tercihi son derece önemli olacaktır diye düşünüyoruz. Yeni Anayasa çalışmalarını ertelemeyi tercih edip ekonomiye ağırlık vermesi piyasalar açısından daha olumlu bir durum olabilir.

Seçim sonrası bir yükseliş görmemiz olası ama uzun süreli olmayabilir bizce. "

"Seçim sonuçları İMKB için en iyi senaryo"

Seçim sonuçlarını BloombergHT.com'a değerlendiren Arma Portföy fon yöneticisi Murat Gürkan, birkaç ana noktanın öne çıktığını, ancak oy oranı açısından AKP'nin büyük başarı sağladığını söyledi. Gürkan, "CHP açısından ise sonuçlar, önceki seçimlere göre oyunu artırmasına karşın, beklenenin çok altında kaldığı için, hayalkırıklığı oldu. Milletvekili dağılımı açısından bakıldığında ise, ulusun sağduyusunun öne çıktığını görüyoruz. Erdoğan çok güçlü ve sevilen bir lider ama halk ona Anayasa'yı değiştirecek çoğunluğu vermedi. Ülke ve piyasalar açısından en sağduyulu sonuç ortaya çıktı" dedi. Sonuçların İMKB üzerindeki olası etkisine de değinen Gürkan, kuvvetli iktidarın devam etmesi, ancak Anayasa değişikliğini yapacak çoğunluğun ortaya çıkmamasının, kendi düşüncesine göre, en iyi senaryo olduğunu, bu nedenle, İMKB için olumlu bir sonucun ortaya çıktığını söyledi. Gürkan, İMKB için yurtdışının da belirleyici olduğunu, ancak seçim sonuçlarının İMKB için gerilim üretmediğini de sözlerine ekledi.

"Seçim sonuçlarının etkisi nötr olur"

Garanti Yatırım Ekonomisti Gizem Öztoprak Altınsaç, seçim sonuçlarında sürpriz olmadığını, piyasanın beklediği gibi AKP'nin 330'un altında milletvekili çıkardığını kaydetti ve seçim öncesinde önceki dönemlerdeki gibi ralli yaşanmadığını, daha çok global piyasalar ve cari açık gibi risklerin piyasaları yönlendirdiğini söyledi. Altınsaç, "Dolayısıyla bu sonuç önceden satın alındı ve şimdi kar realizasyonu beklenmeli gibi bir sonuç çıkaramayız. Piyasada seçim etkisinin tamamen nötr olmasını bekliyoruz. İlk aşamada Ptesi açıklanacak olan cari açığı ve tabiki global piyasaları takip ediyor olacağız. Global piyasalarda bir miktar negatif görünüm hakim, IMKB de bu sefer seçim sonuçlarından ziyade global trendleri veTürkiye ekonomisine has cari açık gibi risklerin seyrini izleyecektir. Uluslarası piyasalarda olumsuz seyir devam ettiği müddetçe Türkiye de var olan riskleriyle bu resimden olumsuz etkilenir" şeklinde yorum yaptı.

Altınsaç, "Ekonomik açıdan seçim sonucu belirgin bir değişikliğe işaret etmiyor. Var olan AKP iktidarı ve ekonomi politikaları devam edecek. Bu bir anlamda ekonomik istikrara işaret ediyor. Genel ekonomik görünüm ve politikalarda değişiklik olmayacağından uzun vadede olumlu algılanabilir. Öte yandan Türkiye son dönemde cari açık gibi hızla büyüyen bir sorunla karşı karşıya ve bu konuda ciddi önlemler alınması gerekiyor. AKP iktidarı ve yetkililer bu konuda çalıştıklarını zaten daha önce de açıklamıştı. Dolayısıyla önümüzdeki günlerde devam eden AKP iktidarından bu alanda belirgin adımlar atılmasını bekliyoruz. Son dönemde ekonomi yetkililerinden de benzer yönde açıklamalar gelmişti. İçlerinde TCMB, TMSF,BDDK, Hazine gibi kurumların bulunduğu ve koordineli çalışma şeklini benimseyecek olan Finansal İstikrar Kurulunun (FİK)oluşturulması ve bunun sonucunda alınacak önlemler piyasalarca çok yakından izlenecek" dedi.

Ahmet Akarlı- Goldman Sachs Başekonomisti

Piyasanın, AKP zaferine oldukça hazırlıklı olduğunu ve beklenen bir sonuç olduğunu söyleyen Goldman Sachs Başekonomisti Ahmet Akarlı ise seçim sonuçlarını şöyle değerlendirdi:

"Piyasanın oyuncuları AKP'nin nihai zaferini bekliyordu. Ancak AKP'nin anayasayı tek başına yazmaya yetecek kadar oy almamış olması, piyasa tarafından "olumlu" olarak algılanabilir. AKP'nin siyaset arenasındaki sıradışı popülerliği, partiye büyüyen makroekonomik dengesizlikleri daha agresif politikalarla çözmeye çalışması için yardımcı olabilir."