Yılmaz: Faiz kararı, gelişmekte olan ülke kararlarına ters değil
-
TCMB Başkanı Yılmaz, faizle ilgili alınan kararın, gelişmekte olan ülkelerin kararlarına ters olmadığını belirtti
ANKARA (A.A) - 25.01.2011 - Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Enflasyon Raporu'nu açıkladığı basın toplantısında, faizle ilgili alınan kararın, gelişmekte olan ülkelerin kararlarına ters olmadığını belirtti.
Yılmaz, 2010 yılının son çeyreğinde küresel ekonomilerin kademeli olarak toparlanmaya devam ederken, gelişmiş ekonomilere dair aşağı yönlü risklerin önemini koruduğunu söyledi.
Başkan Yılmaz, Merkez Bankası Enflasyon Raporunun tanıtımı amacıyla düzenlediği basın toplantısında, raporda, Merkez Bankası bünyesinde yapılmış veya devam eden araştırmaların ışığında yazılmış politikaları etkileyen çeşitli konularda daha ayrıntılı incelemeleri içeren 8 kutunun bulunduğunu söyledi.
Yılmaz, küresel ekonomideki gelişmelerin politikalar üzerinde olağanüstü öneme sahip olmasından hareketle euro bölgesi ve ABD'deki gelişmeleri yakından izleyen, inceleyen kutuların birinde euro bölgesinde çevre ülke ekonomilerinin borç krizine karşı duyarlılıklarının incelendiğini, diğerinde ise ikinci niteliksel genişleme sonrası ABD'de uzun vadeli nominal tahvil getirilerinde gözlenen artışın nedenlerinin tartışıldığını belirtti.
Raporda, yurt içindeki enflasyon dinamiklerini daha iyi anlayabilmelerine yönelik olarak iki kutu daha hazırladıklarını ifade eden Yılmaz, ''Bu kutulardan ilki işlenmemiş gıda fiyatlarındaki oynaklığın nedenleri üzerinde dururken, ikincisi çekirdek enflasyon göstergeleri üzerinde bir değerlendirme sunmaktadır. Ayrıca döviz ve türev piyasalarında yakın dönemde gözlemlediğimiz gelişmeleri, para politikası kararlarıyla ilişkilendirerek inceleyen bir çalışmamamız da raporda yer almaktadır'' dedi.
İçinden geçilen dönemde uyguladıkları yeni para politikası yaklaşımının daha iyi anlaşılmasını sağlamak amacıyla da 2 kutu hazırladıklarını anlatan Yılmaz şöyle devam etti:
''Bu çalışmaların ilkinde zorunlu karşılıklıkların para politikası içindeki yeri ve ekonomiyi etkileme kanalları tartışılmakta, ikincisinde ise enflasyon hedeflemesi rejimi çerçevesinde fiyat istikrarı ile finansal istikrar arasındaki ilişki tartışılmaktadır.
Son olarak hesap verme yükümlülüğümüz çerçevesinde hazırladığımız bir çalışma da 2010 yılı boyunca enflasyon tahminlerinde yaptığımız güncellemelerin kaynakları detaylı olarak açıklanmaktadır.''
Yılmaz, yurt içi iktisadi görünüm üzerinde belirleyici olmaya devam eden küresel ekonomideki gelişmeleri de değerlendirdi.
GELİŞMEKTE OLAN EKONOMİLERDE İSTİKRARLI TOPARLANMA EĞİLİMİ, İÇ TALEP KAYNAKLI OLARAK DEVAM ETMEKTEDİR
2010 yılının son çeyreğinde küresel ekonominin kademeli olarak toparlanmaya devam ederken gelişmiş ekonomilere dair aşağı yönlü risklerin önemini koruduğunu ifade eden Yılmaz, ''Gelişmiş ekonomilerde gerek finansal kuruluşların ve firmaların gerekse hane halkının bilanço onarım süreci devam etmekte, bu durum özel tüketim ve yatırımın iktisadi faaliyetteki toparlanmaya verdiği desteği sınırlamaktadır. Öte yandan küresel finans krizinden daha az etkilenen gelişmekte olan ekonomilerde ise istikrarlı toparlanma eğilimi, iç talep kaynaklı olarak devam etmektedir'' diye konuştu.
Yılmaz, gelişmiş ve gelişmekte olan ülke ekonomilerindeki süregelen ayrışma ve bu durumun yurt içi ekonomilere yansımalarının, yılın son çeyreğinde uyguladıkları para politikası stratejisinde belirleyici olduğunu kaydetti. Durmuş Yılmaz, ''Gelişmiş ülkelerde iktisadi faaliyete ilişkin aşağı yönlü riskleri bertaraf etme amacıyla uygulanan olağanüstü düzeyde genişletici para politikaları küresel likiditeyi artırırken getiri arayışını da hızlandırmıştır. Bu durum gelişmekte olan ülkelerdeki sermaye akımlarını güçlendirmiştir'' diye konuştu.
ENFLASYON 2011 SONUNDA ORTA NOKTASI YÜZDE 5,9 OLMAK ÜZERE YÜZDE 4,5 İLE YÜZDE 7,3 ARALIĞINDA OLABİLİR
Yılmaz, enflasyonun yüzde 70 olasılıkla 2011 yılı sonunda orta noktası yüzde 5,9 olmak üzere, yüzde 4,5 ile yüzde 7,3 aralığında olacağını tahmin ettiklerini açıkladı.
Başkan Yılmaz, toplantıda politika bileşiminin 2011 yılının kalanında sınırlı bir parasal sıkılaştırma sağlayacağı şeklinde değiştirildiği varsayımı altında, enflasyonun 2012 yılı sonunda ise orta noktası yüzde 5,1 olmak üzere, yüzde 3,3 ile yüzde 6,9 aralığında gerçekleşeceğini tahmin ettiklerini bildirdi.
Yılmaz, enflasyonun orta vadede ise yüzde 5 düzeyinde istikrar kazanacağını öngördüklerini de belirtti.