ABD "Helal ürünlerle" Müslüman pazarını keşfetti
-
ABD'de bir yandan Müslümanlara karşı husumet artarken, diğer yandan işadamları "helal mallara" yönelerek bu pazardan da pay almaya çalışıyor
ANKARA (A.A) - 28.12.2010 - Müslümanları Amerikan şirketlerine yeni bir pazar alanı olarak tanıtmayı amaçlayan Amerikan Müslüman Tüketici Konferansı, New Jersey eyaletine bağlı New Brunswick kentinde yapıldı.
Demokrat Parti'ye yakın Huffington Post haber sitesinde yer alan makaleye göre, toplantıyı düzenleyen Wall Street yöneticilerinden Faysal Mesud, geçen yıl ilk toplantıya 200 işadamının katılmasına karşılık bu yıl sayısının 400'ü bulduğunu söyledi.
Helal gıda ürünlerinin dünya çapındaki cirosunun yılda yarım milyar dolara kadar çıktığı belirtiliyor. Bu gıdaları sadece İslami kurallara göre kesilmiş etler oluşturmuyor. Ürünler, diğer gıda çeşitlerinden kozmetiğe ve giysiye kadar uzanıyor.
Avrupa'da şirketler zaten yıllardır göçmen Müslümanların oluşturduğu talepten yararlanmaya çalışıyor. ABD'de de, popüler bir uluslararası hazır yemek (fast food) restoranıyla iki büyük market zinciri "helal" pazarına girdi.
Bununla birlikte, helal ürün sattıkları için bazı kişilerce eleştirilen şirketlerin, İslam ve terörizm konusundaki ideolojik tartışmada hedef olabilecekleri belirtiliyor.
-"TERÖR TAVUK"-
İngiltere'de bir hazır yemek restoran zinciri, protestolar yüzünden bazı yerlerde helal menü seçeneğini geri çekmişti. Karşı çıkanlar helal menüyü, lokantanın sattığı "kıtır tavuk" isminden hareketle "terör tavuk" olarak nitelendiriyorlar.
Amerikan şirketleri de, daha küçük ölçekte de olsa bazı direnişle karşılaşıyorlar.
Geçen sene bir şirket, bir reklamda Ramazan bayramı tatilini tanıdı diye Amerikan karşıtı olmakla suçlandığı telefonlar, mektuplar ve e-postalar almıştı.
Müslümanlar içinse durum, sadece kendilerine bu şekilde kolaylık sağlanması değil. Helal ürünlerle belli başlı şirketler tarafından tanınmalarını, ABD'de yerleşme çabalarında kabul edilmelerinin bir işareti olarak görüyorlar.
Dünya Helal Forumu'ndan bir yetkili, Müslümanlara yönelik olumsuz iklime rağmen, nüfusları ve zenginlikleri dikkate alındığında iş dünyasının Müslümanları tanımasının kaçınılmaz olduğunu söylüyor.
