Bloomberght
Bloomberg HT Haberler Babacan: Maliye ve para politikaları artık ek büyüme sağlamıyor

Babacan: Maliye ve para politikaları artık ek büyüme sağlamıyor

  • Başbakan Yardımcısı Babacan, 5. Boğaziçi Zirvesi'nde konuştu. Babacan, "Maliye ve para politikaları ile artık ilave büyüme sağlama imkanı kalmadı. Bu iki alan nispeten kolaycılık alanı" dedi.

Giriş: 11 Aralık 2014, Perşembe 11:01
Güncelleme: 11 Aralık 2014, Perşembe 14:52

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, G20 ülkelerinin verdiği taahhütlerin takibi ile ilgili bir mekanizma oluşturacaklarını ve bu mekanizmayı İnternet üzerinden şeffaf olarak yayınlayacaklarını söyledi.

Uluslararası İşbirliği Platformu (UİP) tarafından düzenlenen, Cumhurbaşkanlığı'nın himayesi ve Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) ev sahipliğinde gerçekleştirilen 5. Boğaziçi Zirvesi'nin ikinci gününde onursal açılış konuşmasını yapan Babacan, içinde bulunulan coğrafyada çok ciddi ve farklı boyutta gelişmelerin yaşandığına şahit olduklarını bildirdi.

Son 100 yıldır bölgedeki en büyük değişimin fiilen yaşandığına işaret eden Babacan, bu zor tablo karşısında kuşkusuz diyaloğa, iş birliğine her zamankinden daha fazla ihtiyaç olduğunu, içinde bulunulan coğrafya ile ilgili problemin çözümü konusunda siyasi diyaloğun temel çözüm aracı olacağına inançlarının kuvvetle devam ettiğini vurguladı.

Türkiye'nin 1 Aralık tarihinden itibaren çok önemli bir sorumluluğu üstlendiği, G20'nin dönem başkanlığını aldığını anımsatan Babacan, şubat ayında ilk bakanlar ve merkez bankası başkanları toplantısını gerçekleştireceklerini dile getirdi.

Babacan, G20'nin güçlü bir platform olduğunun altını çizerek, o masa etrafında olan ülkelerin dünya ekonomisinin yüzde 85'ini oluşturduğunu; tüm kıtalar, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler ile Dünya Bankası ve IMF gibi kuruluşlar da orada temsil edildiği için G20'nin aldığı her kararın siyasi meşru zeminin oldukça güçlü kararlar olduğunu ifade etti.

-"2008'deki küresel kriz, G20 toplantılarının liderler zirvesi şekline dönmesine sebep oldu"

Ali Babacan, 2008'deki küresel krizin G20 toplantılarının liderler zirvesi şekline dönmesine de sebep olduğunu söyledi.

Krizden sonra G20'nin zirve gerekliliğinin herkes tarafından anlaşıldığını bildiren Babacan, G7'deki önemli ekonomik hususların liderler nezdinde görüşüldüğünün söylendiğini aktardı.

Ancak G7'de birçok ülke liderinin olmadığını vurgulayan Babacan, "İşte bizim baştan beri vurguladığımız bir gereksinim, ancak yol kazası olduktan sonra, bir kriz olduktan sonra gündeme geldi ve nihayetinde 2008'den bu yana her yıl liderler de düzenli olarak bir araya geliyor" dedi.

G20 Liderler zirvesinin 15-16 Kasım'da Antalya'da yapılacağı bilgisini veren Babacan, burada 1 yıllık çalışmaların sonuca bağlanacağını ve bir sonraki dönem başkanı seçilen Çin'e görevi teslim edeceklerini dile getirdi.

Babacan, G20 dönem başkanlıklarının sıra ile otomatik olmadığına işaret ederek, "Biz yüzde 100 tam mutabakat ile seçildik" ifadelerini kullandı.

G20'de çalışılacak gündem maddeleri hakkında da bilgi veren Babacan, büyüme çerçevesinin G20'nin bir numaralı, en önemli gündem maddesi olduğunu kaydetti.

Maliye ve para politikaları ile artık ilave büyüme sağlama imkanının kalmadığının altını çizen Babacan, bu iki alanın nispeten kolaycılık alanı olduğunu belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Yani devlet daha fazla para harcasın, bunu da gitsin piyasadan borçlansın, böylece ekonomi büyüsün. Bunu herkes bilir. Ama ondan sonra ne yaparsınız? Borcu bir sonraki nesillerin sırtına yük olarak bırakırsınız. Bu artık pek çok ülkede büyümeye yaramıyor."

Babacan, yapısal reformların önemine işaret ederek, "İş gücü piyasalarında, sosyal güvenlikte, ürün piyasalarında gerekli adımları eğer pek çok ülke atmazsa, dünyanın büyüme rakamlarını hiçbir zaman geçmiş dönemde yaşadığımız rakamlara çıktığını göremeyeceğiz" şeklinde konuştu.

G20 ülkelerinin verdiği taahhütlerinin takibi ile ilgili bir mekanizma oluşturacaklarını bildiren Babacan, bu mekanizmayı İnternet üzerinden şeffaf olarak yayınlayacaklarını, G20 ülkelerinin hangilerinin verdiği sözlerini yerine getirdiğinin şeffaf olarak yayınlanacağını, bunun tatlı da olsa hafif bir baskı oluşturacağına inandıklarını söyledi.

Öne Çıkanlar