Boyner: Büyümenin sürükleyici gücü yeni sanayileşen piyasa ekonomileri olacak
-
TÜSİAD Başkanı Boyner, büyümenin sürükleyici gücünün aralarında Türkiye'nin de olduğu yeni sanayileşen piyasa ekonomilerinin olacağını söyledi
ANKARA/KIZILCAHAMAM (A.A) - 05.03.2011 - Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner, Haziran ayında gerçekleşecek genel seçimler dolayısıyla yasama yılının bu yıl daha kısalacak olmasının, bu dönemki eylem planlarının seçiminde belirleyici olduğunu ifade ederek, ''Özellikle yasal düzenleme gerektiren eylem maddelerinin 2012 yılına bırakılması söz konusu olmuştur. Ancak Teknik Komite gündemlerinde, 2012'yi bekleyemeyecek kadar acil olan ve ivedilikle kanun çalışmalarına başlanması gereken çeşitli eylem maddeleri bulunmaktadır'' dedi.
TÜSİAD'dan yapılan yazılı açıklamaya göre Boyner, Kızılcahamam'daki Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu (YOİKK) toplantısının basına kapalı bölümünde yaptığı konuşmada, Türkiye'de ''maalesef'' başlanılıp sürdürülemeyen birçok iyi niyetli girişim tecrübe ettiklerini, ancak YOİKK'in bunları geride bıraktığını ve kararlı bir şekilde yoluna devam ettiğini söyledi.
TÜSİAD olarak Avrupa girişimcilerinin şemsiye örgütü olan BUSINESSEUROPE'a yaklaşık 25 yıldır Türkiye'yi temsil ettiklerini hatırlatan Boyner, ''YOİKK'in gündemi ile BUSINESSEUROPE'un gündemi büyük ölçüde çakışıyor, ancak bizim bir farkımız var; Avrupa'nın bir YOİKK kurumu yok, dolayısıyla bu mecrayı korumanın ve geliştirmenin önemini bir kez daha vurgulamak istiyorum'' dedi.
2008 yılında başlayan finansal krizin nedenleri ve sonuçlarını geçen 2 yıl boyunca analiz etmeye çalıştıklarını, Türkiye'nin en az zararla daralma sürecinden sıyrılması için ortak çaba gösterdiklerini ve süreçten diğer ülkeler gibi bir seri ders çıkarttıklarını anlatan Boyner, bu öğrenme sürecinin hem kamu otoriteleri hem de özel sektör için geçerli olduğunu kaydetti. Ümit Boyner, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Ama en temel tespitimiz, sonuç olarak küreselleşmenin mesafe katettiğidir. Bugün her ülke 3-5 yıl önceye göre daha geniş bir alanda ve daha yüksek bir etkileşim ile hareket ediyor. Rekabet ettiğimiz alan eskiye göre çok daha geniş. Değişiklikler oldu, zengin ülkeler artık eskisi kadar zengin değil, yeni sanayileşen ülkeler de nispeten daha müreffeh... Büyümenin sürükleyici gücü, görülebilir gelecek için Türkiye'nin de içinde bulunduğu yeni sanayileşen piyasa ekonomileri olacak. Aynı çerçevede, iktisadi birimler ile devlet arasında da daha kapsamlı bir işbirliği anlayışı ve ihtiyacı gelişti. Kısıtlı kamu kaynaklarının daha verimli kullanılması artık daha önemli bir olgu haline geldi, makro alanda artık oyun alanı yok denecek kadar sınırlı, artık başarılı bir para ve maliye politikasından bahsetmiyoruz. Çünkü bu alanda tüm ülkeler başarılı olmak zorunda. Kuralları belli bir küresel para ve maliye politikası anlayışı var artık. İşte bu anlayış bizleri, ekonominin zaten asıl itici gücü olan piyasa ekonomisi ve rekabet olgusuna getiriyor.
Krizin yarattığı toz duman ortadan kalktıkça makro politikalarda yolun sonuna gelindiği daha iyi anlaşılacak ve rekabet ve rekabeti belirleyen iş ve yatırım ortamı olguları ile daha doğrudan karşı karşıya kalacağız. Ülkeler artık mikro reformlar bağlamında birbirleri ile yarışacak, bu yolla cazibe alanları yaratmaya çalışacaklardır. Artık etkili makro politikalardan değil, daha fazla sürdürülebilir büyüme olgusundan bahsediyor olacağız. Bizim elimizde ise hali hazırda uzun zamandır yürüttüğümüz bir mikro reform platformu mevcut. Bu platforma büyüme sürecinin mikro reformlarla desteklenmesinde önemli görevler düşmektedir. Hem Türkiye uygulamasında başarıya ulaşmış hem de uluslararası arenada örnek niteliği kazanmış olan YOİKK platformu bize rehberlik edebilecek önemli bir fırsattır. Unutmamalıyız ki gerek kamu gerekse özel sektör olarak burada aynı masa etrafında ve ortak bir amaç doğrultusunda toplanıyoruz. Kısacası, aynı taraftayız.''
-''TAMAMLANAN EYLEMLERİN DEĞERLENDİRMESİNİ YAPMA FIRSATIMIZ OLDU''-
TÜSİAD Başkanı Boyner, son 2 günde YOİKK platformunun desteği ile yatırım ortamının iyileştirilmesi için tamamlanan eylemlerin bir değerlendirmesini yapma fırsatı bulduklarını, eylem maddelerinin sayısını belirlemede etkinlik ve gerçekleştirilebilirlik kriterlerinin esas alınması ile teknik komiteler bazında eylem maddelerinin sayılarının azalmış olsa da belirlenmiş olan bu eylem maddelerinin neredeyse yüzde 50'ye yakınının tamamlandığını, bunun da önemli bir başarı olduğunu vurguladı.
Son derece önemsedikleri bu platformun, amacı doğrultusunda kamu ile özel sektörün işbirliği içerisinde yatırım ortamının iyileştirilmesi yönünde çalışmalar gerçekleştirmesinin önemine bir kez daha vurgu yapmak istediğini ifade eden Boyner, Türk Ticaret Kanunu paketinin yasalaşma sürecinin partiler, kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektör arasındaki uzlaşmaya çok güzel bir örnek olduğunu, TÜSİAD olarak her aşamasını yakından takip ettikleri ve destek verdikleri bu paketin yürürlüğe girme sürecini de yakından izleyeceklerini, yasanın özüne sadık kalınması yönündeki desteklerini sürdüreceklerini kaydetti.
Boyner, TÜSİAD olarak YOİKK eylem planları çerçevesinde son derece önem verdikleri bazı noktaları sıralarken, kayıt dışı ekonominin, uzun süredir çözülmeye çalışılan bir sorun olduğuna dikkati çekerek, EKK gündemine 'kayıt dışı ile mücadele eylem planının' alındığını ve yeni dönem için bir dizi eylem öngörüldüğünü memnuniyetle öğrendiklerini, bu plana tüm kurum ve kuruluşların katkı vermesini ve bu eylem planı ile YOİKK gündemlerinin zaman zaman ilişkilendirilmesinin yararlı olacağını ifade etti.
Haziran ayında gerçekleşecek olan genel seçimler nedeniyle yasama yılının bu yıl daha kısa olacağına ve bu durumun eylem planlarının seçiminde oldukça belirleyici olduğuna da dikkati çeken Boyner, şöyle devam etti:
''Özellikle yasal düzenleme gerektiren eylem maddelerinin 2012 yılına bırakılması söz konusu olmuştur. Ancak Teknik Komite gündemlerinde, 2012 yılını bekleyemeyecek kadar acil olan ve ivedilikle kanun çalışmalarına başlanması gereken çeşitli eylem maddeleri bulunmaktadır. Bunlardan en önemlisi Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları Teknik Komitesinin gündeminde yer alan patent ve faydalı model, endüstriyel tasarım ve coğrafi işaretler mevzuatlarındaki hukuki boşluktur. Bu boşluğu 1,5 yıldır kamuoyunun gündemine taşımaktayız. Bu konu, ülkelerin yatırım ortamı hakkında hazırlanan tüm raporlarda karşımıza çıkmaktadır. Her yıl sıralamada yerimizi kaybetmekteyiz. Geçen yıl 133 ülke arasında 105'inci sıradayken bu yıl 117'inci sıradayız. Bu konu, seçim gündeminden bağımsız, bir an evvel çözülmeli, ilgili tüm paydaşların görüşlerinin de alınarak hazırlanacak mevzuatın caydırıcılığı mutlaka gözetilmelidir.''
-DEVLET YARDIMLARI-
Ümit Boyner, TÜSİAD olarak daha önce de değişik mecralarda dile getirdikleri üzere, devlet yardımlarının piyasa ekonomisi normlarından uzaklaşmamasına azami dikkat göstermek gerektiğini belirtirken, ''Bu bağlamda 'Yatırımlarda Devlet Yardımları Hakkında Karar'ın revizyonunun; yüksek katma değer oranlarını yakalamamıza destek olacak teknoloji üretimi, seçimi ve kullanımı desteklerini, inovasyon kapasitesini artıran bölgesel kümeleşme desteklerini (ki bu bölgelerimiz arasındaki gelişmişlik farklarının giderilmesi için de çok önemlidir), sektör ve bölge ayrımı gözetmeksizin, özellikle beşeri veya maddi altyapıya yönelik olağanüstü yüksek yatırım gerektiren proje desteklerini kapsamasını desteklemekteyiz. Bu anlayışla bir destek mekanizmasının oluşturulmasına TÜSİAD olarak elimizden gelen destek ve katkıyı sağlamaya hazır olduğumuzu ifade etmek istiyorum'' şeklinde konuştu.
YOİKK'in yapısı ve işleyişine de değinen Boyner, misyonunu tamamlamış ya da şartlar nedeniyle misyonunun değiştirilmesine ihtiyaç olan teknik komitelerin belirlenmesinin, zamanlarını ve kaynaklarını daha verimli kullanmalarını sağlayacağını, ayrıca tüm paydaşların katılımını sürekli kılmak amacıyla başta yönlendirme komitesi toplantıları olmak üzere tüm teknik komite toplantılarının makul bir süre öncesinde taraflar ile paylaşılmasının son derece önemli olduğunu kaydetti.