Düşük faiz dönemi kapanıyor
-
McKinsey & Co, 30 yıldır hüküm süren düşük faiz döneminin, gelişmekte olan ülkelerin de katkısıyla artan yatırımlar sonucunda, yükselişe geçeceğini öngördü
McKinsey & Co'ya göre, gelişmekte olan ülkelerdeki inşaat patlaması ve yaşlanan nüfusun birikimleri tüketmesiyle, küresel ekonomi, 30 yıldır süren düşük faiz dönemini sonlandırmanın eşiğine geldi.
Uluslararası danışma şirketi McKinsey'in araştırma biriminin bugün açıkladığı rapora göre, yatırıma yönelip, birikimlerden uzaklaşmanın sonucunda yükselişe geçen sermaye maliyetiyle birlikte, önümüzdeki 5 sene içinde uzun vadeli faiz oranları da artacak.
Seul'daki McKinsey Global Institute'nin direktörü ve raporu yazanlardan biri Richard Dobbs, 30 yıldır iş dünyasında olan herkesin düşen faizleri ve beraberinde getirdiği endişe dönemini yaşadığını hatırlattı.
Araştırmacılar, uzun vadeli faiz oranları için belirli bir tahminde bulunmazken, 1970'lerdeki ortalamalarına geri döneceklerini, bunun da yaklaşık yüzde 1.5'luk artış anlamına geldiğini belirtiyor. Yüksek maliyetli sermayenin, uzun vadede, sabit gelirli yatırımların getirisi ve özkaynak değerinin azaltılması bakımından yatırımcıları daha çok sevindirebileceği düşünülüyor.
McKinsey araştırmacıları, gelişmiş ekonomilerin faiz oranlarının 1970'lerden bu yana düşüşte olduğunu, 1980'lerden beri ise, faizlerin sabit kalmış olması şartıyla, 20 trilyon dolara varan kayıplara yol açtığını tahmin ediyor.
Araştırmacılar şimdi de, milli hasılaya göre oranlandığında 2002'de yüzde 20.8 oranından, 2030'da yüzde 25'e çıkan yatırımlar göz önünde bulundurulduğunda, faizlerin bu düşüşünün değişmesini bekliyor.