Bloomberght
İrfan Donat
İrfan Donat
Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi'nde lisans eğitimi aldıktan sonra, yüksek lisansını Southern Polytechnic State University'de işletme üzerine yaptı. Gazeteciliğe 1997 yılında Milliyet Gazetesi'nde başladı. 2009-2012 yılları arasında Sabah Gazetesi'nde ekonomi editörü olarak çalıştı. Enerji, tarım ve gıda sektörüne yönelik haber, araştırma ve röportajlara imza attı. 2013 yılından bu yana Bloomberg HT'de tarım editörü olarak görev alıyor. Bloomberg HT Televizyonu'nda Tarım Analiz, Akıllı Tarım ve Mevsiminde Tarım programlarını hazırlayıp sunuyor. İrfan Donat, www.bloomberght.com sitesinde de tarım ve gıda sektörüne yönelik köşe yazıları yazıyor.

Tarım Şurası

Giriş: 18 Kasım 2019, Pazartesi 17:06
Güncelleme: 21 Kasım 2019, Perşembe 16:57

Tarımda gelecek 25 yılın yol haritasının belirlenmesi hedeflenen 3’üncü Tarım ve Orman Şurası’nda artık sürecin sonuna gelindi.

İlki 1999 yılında, ikincisi 2004 yılında gerçekleştirilen Tarım Şurası, 15 yıl aradan sonra yeniden gerçekleştiriliyor.

Hatırlanacağı üzere 17 Mayıs 2019’da Resmi Gazetede ‘Tarım Şurası Yönetmeliği’ yayınlanarak ilk adım atıldı.

Şura kapsamında 21 farklı çalışma grubu oluşturuldu.

81 ilde, 7 bin sektör paydaşıyla bir araya gelindi ve 200’ü aşkın toplantı gerçekleştirildi.

Şura için oluşturulan "Görüşünü Bildir" platformuna bugüne kadar 7 bin civarında telefon, e-posta ve mektup ile web sayfasından 23 bini aşkın görüş sunuldu.

Biraz aceleyle Eylül ayında toplanacağı açıklanan Tarım Şurası’nın tarihi daha sonra Ekim ayına sarktı. En sonunda da Kasım ayına kaldı.

18-21 Kasım tarihleri arasında Ankara’daki Şura toplantısının ardından 21 Kasım’da Tarım Şurası Sonuç Bildirgesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Beştepe’de açıklanacak.

Umarız, 15 yıl aradan sonra tarım sektörü açısından umutların boşa çıkmayacağı bir sonuç ortaya konur.

Umarız, kırsaldaki gerçeklerle uyumlu, çiftçiler ve diğer sektör paydaşlarının beklentilerinin tam manasıyla karşılandığı bir yaklaşım görürüz.

Umarız, "Dostlar alışverişte görsün" mantığından uzak bir bakış açısı hakimdir.

Umarız, fantaziden uzak, gerçekten "yerli ve milli" olan, teoride kalmayacak şekilde sonuç odaklı bir eylem planı ile karşılaşırız.

“Umarız” diyoruz çünkü 2004 yılındaki Tarım Şurası’na dair de benzer beklentiler vardı.

Kağıt üzerinde kulağa hoş gelen çok sayıda madde, bugün geriye dönüp baktığımızda hayata geçirilememiş şekilde hâlâ çözüm bekliyor.

İşte biz de 3’üncü Tarım ve Orman Şurası sonuç bildirgesi yayınlanmadan önce 2004 yılındaki Şura’dan çıkan sonuçları hatırlatalım istedik.

Neden mi?

Yine, benzer bir kısır döngü ve çıkmazın içine girmemek adına…

29 Kasım-01 Aralık 2004 tarihinde gerçekleştirilen 2’nci Tarım Şurası Sonuç Raporu, 620 sayfadan oluşuyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, o dönemde başbakanlık koltuğunda oturuyordu. Bakanlığın ismi Tarım ve Köyişleri Bakanlığı olarak geçiyordu ve dönemin bakanı Sami Güçlü idi.

Şura öncesi oluşturulan 11 farklı komisyonun yaklaşık 10 aylık bir süreye yayılan çalışmalarla oluşturulan rapor sonucunda 2004 yılındaki Şura’da alınan kararlardan öne çıkan 36 maddelik eylem planı şöyle:

1- Doğal kaynakların envanterinin çıkarılması,

2- Doğal kaynakların erozyon, kirlenme ve yanlış kullanımı önleyici tedbirlerin alınması,

3- Gen kaynakları ve biyolojik çeşitliliğin korunması,

4- Mera ıslah çalışmalarının tamamlanması,

5- “Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu” nun çıkarılması,

6- Arazi kullanım planlarına uygun olarak mutlak tarım arazilerinin korunması,

7- Basınçlı sulamanın yaygınlaştırılması,

8- Toplulaştırma çalışmalarının hızlandırılması,

9- Tarım Havzalarının oluşturulması,

10- İşletme ölçeklerinin optimum düzeye getirilmesi,

11- Tarım-sanayi-pazar entegrasyonunun sağlanması,

12- Yüksek kaliteli tohumluk, fide ve fidan ihtiyacının öncelikle yurt içi üretimle karşılanması ve kullanımının teşvik edilmesi,

13- Sözleşmeli üretimin geliştirilmesi,

14- Sürdürülebilir üretim teknikleri ve biyolojik mücadele yöntemlerinin yaygınlaştırılması,

15- Et, süt ve su ürünlerinin kalite standartlarının belirlenmesi ve bu standartlara uygun üretiminin sağlanması,

16- İhtisas işletmelerinin özendirilmesi,

17- Hayvan sağlığı ve refahı için gerekli mevzuat düzenlemesinin yapılması, gelecek 10 yıl içerisinde hayvan hastalıkları ile ilgili kontrol ve eradikasyon programlarının tamamlanması,

18- Çiftlikten-sofraya gıda zincirinin incelenerek gıda güvenliğini sağlayacak mevzuat düzenlemesi ile uygulama yöntemlerinin belirlenmesi,

19- E-tarım ticaretinin geliştirilmesi,

20- Tarımsal desteklerin, tarımının yapısal problemlerinin çözümüne katkıda bulunacak şekilde düzenlenmesi,

21- Doğrudan gelir desteğinin tarımsal destekler içindeki payının azaltılarak sadece seçilen belli ürünlerde çok amaçlı olarak uygulanması,

22- DTÖ kuralları çerçevesinde prim ödemelerinin maksimum düzeyde uygulanması ve gerektiğinde Fark Ödeme Sistemine dönüştürülmesi,

23- Hayvancılık desteklerinin artırılması ve sürekliliğinin sağlanması,

24- Uzun dönemde, örgütlü, ekonomik, büyüklükte ve ileri teknolojiyi kullanan hayvancılık işletmelerinin oluşturulması,

25- Tarımsal desteklerin GSMH içerisindeki payının iki yıl içerisinde %2’ye yükseltilmesi ve daha sonra artırılması,

26- Tarım ürünleri sigortalarının ülke genelinde yaygınlaştırılması ve mal sigortalarının yanı sıra can sigortalarının da geliştirilmesi,

27- Kırsal alanda yaşayanların girişimcilik yeteneklerinin artırılması,

28- Tarım ve Köyişleri Bakanlığının yüklendiği yeni fonksiyonlar göz önüne alınarak yeniden adlandırılması,

29- Bakanlığa bağlı olarak “Kırsal Kalkınma Genel Müdürlüğü” nün kurulması,

30- Ulusal programda öngörüldüğü gibi, Bakanlık tarafından AB ölçütlerini dikkate alarak “Kırsal Kalkınma Stratejisinin” hazırlanması,

31- İlk öğretim müfredatına “Tarım” dersinin konulmasının sağlanması,

32- Tarımsal öğretim ve araştırma alanında üniversite – bakanlık – özel sektör – sivil toplum örgütleri arasındaki işbirliğinin güçlendirilmesi,

33- Üretici örgütlenmesinin dağınık yapısının önlenmesi amacı ile kooperatiflerin bir ulusal birlik altında toplanması,

34- AB Ortak Tarım Politikalarının gerektiği “Ödeme Kurumu” başta olmak üzere gerekli tüm idari yapıların tamamlanması,

35- AB ile müzakere sürecine hazırlık amacı ile Bakanlığın uzman kadrosunun güçlendirilmesi,

36- Dünya Ticaret Örgütü Doha müzakerelerine aktif katılım sağlanması ve hassas ve özel ürünler ile gıda güvenliği açısından önem taşıyan ürünlerimizin etkilenmesi önlenmelidir.

15 yıl önce alınan bu kararlarla, 15 yıl sonra bugünkü mevcut durumun karşılaştırılabilmesi için bu 36 maddelik eylem planını özellikle paylaşmak istedik.

Özetlemek gerekirse, 2004 yılındaki Tarım Şurası sonrası alınan kararların ve eylem planlarının çok önemli bir kısmı maalesef kağıt üzerinde kaldı.

Zaten yukarıdaki maddelerin çoğu hayata geçirilebilmiş olsa, biz bugün bu mevzuları konuşuyor, tartışıyor olmazdık.

Bakalım Perşembe günkü Tarım ve Orman Şurası bildirgesinden hangi sonuçlar ve nasıl bir eylem planı çıkacak?

İzleyip, göreceğiz...

İrfan Donat

Bloomberg HT Tarım Editörü

Diğer Yazılar

Gıda terörü tam gaz
İRFAN DONAT - Bloomberg HT Tarım Editörü Gıdada taklit ve tağşişin maalesef önüne geçilemiyor. Bal görünümlü glikoz şurubu, at ve eşek etinden köfte ve lahmacun, pamuk yağı karıştırılmış zeytinyağı derken bir dönem merdiven altı diye tabir edilen milyarlarca liralık sahte gıda ekonomisi artık...