Advertisement

Finansman ihtiyacının giderek arttığı dünyada, işletmeler ve yatırımcılar için alternatif finansman arayışının önemi her geçen gün daha da artıyor. Tam da bu noktada kitle fonlaması; kitlelerin gücü ile girişimlerin ve işletmelerin finansmana erişimini sağlıyor ve aynı zamanda yatırımcılara dünya ligine yükselmeye aday girişimlere ve işletmelere yatırım yapma fırsatı sunuyor.

Girişimcilerin değeri ve desteklenmelerinin ne kadar önemli olduğu; zaman içinde yazılan başarı hikayeleri, yeni fikirlerin hayata geçerek yeni iş alanları yaratması sonucunda aramızdan yükselen ve piyasa değeri 1 milyar doları aşan unicorn şirketlerle bir kez daha karşımıza çıkıyor.

Tüm bunların en başına dönersek; girişimciler kaynağa erişmek ve fikirlerini hayata geçirmek için amansız bir sermaye arayışındalar.

Bir yandan bankalar, devlet ve kredi kurumları diğer yandan kişisel tasarruflar, aile, arkadaşlar ve yatırımcı grupları finansman arayışlarının temel taşlarını ve neredeyse her girişimcinin istisnasız denediği adımları oluşturuyor.

Bir de bunların üzerine son dönemde yaşanan pandemi, ekonomik şartların bozulması ve global arenadaki olumsuz gelişmeler eklenince, bu metotlar giderek zorlaşıyor ve girişimlerin önündeki büyüme ve gelişme engeli olarak karşımıza çıkıyor.

İşte tam bu noktada, kitlelerin bir araya gelmesiyle alternatif bir yeni nesil finansman modeli olan kitle fonlaması çok hayati bir önem kazanıyor ve ideal bir çözüm olarak dikkat çekiyor.

Kitle fonlaması kitlelerin gücü ile girişimlerin ve işletmelerin finansmana erişimini sağlamak, aynı zamanda yatırımcılara da dünya ligine yükselmeye aday bu girişimlere ve işletmelere ortak olma fırsatı yaratıyor. Bu bağlamda hem yatırımcı hem de işletme ya da girişim için kolay bir yol sunuyor.

Bir diğer deyişle kitle fonlaması; bir startup’a, girişimciye, KOBİ’ye ve hatta proje sahibine ihtiyacı olan sermaye için herhangi bir banka veya benzeri bir kurum olmadan sadece toplulukların desteğini bir araya getirerek kaynak yaratmasına imkân veriyor ve finansmanın demokratikleşmesinin önünü açıyor.

Türkiye’den dünyaya açılmak için çaba gösteren birbirinden değerli girişimlere yatırım yapma fırsatı ise tüm yatırımcıları heyecanlandırıyor.

Dünyada girişimlere büyük ölçekte yatırımlar yapılıyor. Türkiye de bu yolda hızla ilerliyor. 2021'de girişim ve startup ekosistemine yapılan yatırım tam 10 kat arttı ve 1.5 milyar dolara ulaştı.

Bu rakamları çoğaltmak ve ülkemizin dört bir yanında yaygınlaştırmak için kaynaklara erişim sorunumuzu da çözmemiz gerekiyor. Kitle fonlaması bu noktada yeni nesil bir finansman modeli olarak girişimci, proje sahibi ya da bir işletme için kaynak erişimine çözüm olurken yatırımcı da yüksek kazanç imkânına ulaşıyor.

Tüm bunlara ek olarak kitlesel fonlamanın ülke ekonomisine ve Türkiye'nin kalkınmasına da katkı sunduğuna inanıyorum.

Bütün bunlar göz önüne alındığında önümüzdeki dönemde girişim ekosistemin daha hızlı büyümesinde ve startup’ların küresel ölçekte iş yapma yolculuğunun hızlanmasında yeni fonlama modellerinin rolünün daha da önemli olacağını düşünüyorum.