Advertisement

Lübnan asıllı ABD'li dünyaca ünlü Ekonomist ve Yazar Nassim Nicholas Taleb tarafından ortaya atılan 'Siyah Kuğu Teorisi' kısaca, olması ihtimal dışı görülen ancak ortaya çıktığında etkisi çok büyük olan beklenmedik olaylar olarak açıklanır.

Taleb’e göre, bir Siyah Kuğu olayının üç tanımlayıcı niteliği vardır:

Öngörülemez olması

Ciddi ve yaygın sonuçlara yol açması

Siyah Kuğu olayının meydana gelmesinden sonra, insanların sonradan olayın aslında öngörülebilir olduğuna dair durumu rasyonalize etmeleri

Siyah Kuğu, günümüzde finansal piyasalarda tahmin edilemeyen ve rasyonel analizlerle açıklanamayan sürpriz olayları tanımlamak için kullanılıyor. Finansal piyasalarda önemli etkiye sahip olan bu olaylar riski artırırken yatırım performanslarını da etkiliyor.

Siyah Kuğu'nun geçtiğimiz yıla kadar en bilinen örneği, 2008 krizi idi. 2008'de beklenmedik bir şekilde ABD konut piyasası çökerken krizin etkisi tüm dünyaya yayıldı. Hiç kimse, bu kadar geniş etkilere sahip bir konut krizi öngörememişti.

Pandemi ve Diğer Siyah Kuğular

Ancak dünya şu anda tam anlamıyla bir siyah kuğu örneğini yaşıyor. COVID-19 pandemisi, Taleb'in bir Siyah Kuğu olayı için ana hatlarıyla belirttiği tüm kriterleri karşılıyor. Pandemi aniden ortaya çıktığı için “öngörülemez” gereksinimini kesinlikle karşılıyor ve hiçbir ülkenin bu çapta bir kriz ile başa çıkmaya hazır olmadığı da çok kısa sürede anlaşılmış oldu.

Bununla beraber yaşanan bu süreç finansal piyasalarda radikal değişimlere de yol açtı. Finans sektörünün dijitalleşmesi, ödeme alışkanlıklarının değişmesi ve teknolojiye bağımlılık ister istemez hayatımızı kökten etkileyecek ve geri dönülemez yeni bir serüvene başlamamıza neden oldu.

Üstelik pandemi ile beraber yaşanan diğer beklenmedik riskleri (Süveyş Kanalı'nda sıkışan gemi, konteyner krizi, chip üretim darboğazı, Çin’li Evergrande krizi vd.) de dikkate alırsak 2021 yılı içinde çok sayıda büyük risklerle dolu bir dönemi yaşadığımız daha iyi anlaşılacaktır.

Günümüzdeki Olası Riskler

Peki yaşanan riskler bitti mi? İçinde bulunduğumuz bu dönemde olası yeni riskler var mı? Aşağıdaki başlıkları okuduktan sonra bu soruların yanıtını sizlere bırakmak isterim.

Karşılıksız basılan para birimlerinin giderek artan hacmi

Dijital varlıklarda (Kripto paralar ve diğerleri) hızlı büyüme

Artan borçluluk oranları (Ülkelerin, şirketlerin, bireylerin)

Siber riskler

Veri sızıntıları

İş kesintileri

Risk ve Güven İlişkisi

Her dönemde karar vermeyi etkileyen çeşitli faktörler arasında risk ve güven en önemli olanlarıdır, üstelik bunlar ayrılmaz bir şekilde iç içedir. Alınan her risk belirli bir güven aralığı karşılığında hesaplanarak karar verme sürecini şekillendirmektedir. Güven kaybı muhtemelen en büyük risktir, çünkü diğer her şey buna bağlıdır.

Son yıllarda tarifsiz bir hızla büyüyen internet ekonomisinde olası risk büyümenin hızından ziyade, güven kaybına bağlı beklenmedik çöküşlerdir. Bir diğer deyişle Siyah Kuğu’ların görünme olasılığı giderek artıyor. Üstelik bu kez Siyah Kuğu’ların peşe peşe belki de sürü olarak gelme olasılığı da gündemde.

Böyle dönemlerde giderek artan getiri beklentilerinin akımına kapılmadan, sürü psikolojisinden uzak durmayı başarabilmek önemlidir.

Olasılık dışı gibi görünen tüm bu risklerden korunmak için şu atasözünü aklımızdan çıkarmamak yeterli: “Tamahkarlar olmasa sahtekârlar aç kalırmış”