Advertisement

Swaptı, CDS'ti, TCMB net rezervleriydi, seçimlerdi derken zor bir 3-4 haftayı geride bıraktık. Seçimler geride kalmasına rağmen piyasanın halen gergin olduğunu görüyoruz. Hem İstanbul konusunun netleşmemesi, hem de S400 konusunun sürekli gündemde olması tedirginlik yaratıyor. Ve sonuçta Türkiye yılbaşından bu yana gördüğümüz gelişmekte olan ülke rallisinin tamamen dışında kalmış durumda. Yılın ilk çeyreğinde, demek ki global taraf bu kadar ılımlı olmasaymış, bizi çok daha sorunlu fiyatlamalar beklermiş. Neyse ki ilk çeyreği bir şekilde atlattık.

Bundan sonrasında, piyasalar öncelikle İstanbul’daki sonuçların netleşmesini ve haftaya yeni açıklanacak olan ekonomik paketi bekliyor. Paketin yapısal reform barındırmasını çok beklememek lazım. Daha çok kısa vade sorunları işaret eden bir takım teşvik ve önlemler görme ihtimalimiz daha yüksek.

Bundan öte Türkiye’nin yapısal refomlara gelmeden önce, hızla piyasa dinamiklerini normalleştirmesi gerekiyor.  Son 2-3 aydır para piyasasında, normal işleyişin dışına çıktığımız uygulamalar görmekteyiz. Bazen piyasa koşulları da otoriteleri bu yollara girmeye zorlasa da, bu yöntemlerin uzun vade kullanılma olasılığı yok. Ödemeler dengemiz dışarıya açık, serbest piyasa ekonomisindeyiz, dolayısıyla orta uzun vadede belli müdahalelerle kur ya da faizi kontrol altında tutmamız maalesef teknik olarak mümkün değil. Dolayısıyla yapısal reformlardan çok çok önce, asıl piyasa işleyişini kademeli olarak normalleştirmeye çalışmamız lazım ki, bir güven telkini olsun.

Gerçekçi olmamız gereken bir diğer konu. Daha yeni enflasyon rakamları geldi. Yıllık enflasyonumuz %19.7. Alt detaylarda ne görüyoruz örneğin.

- Gıda enflasyonu son 3 aydır yıllık %30’larda takılmış durumda.

- Taze meyve sebze enflasyonumuz yıllık %70’lerde halen yükseliyor.

- Kamu fiyatları (çekirdek F) %21’i aşağı kıramıyor bir türlü.

- Mal enflasyonu düşse de hizmet enflasyonu %15’e takılmış durumda.

Gıda enflasyon sepetinin %22-23’lük kısmını oluşturmakta. Payı en yüksek olan kalemdeki sorunumuzu bir türlü çözemiyoruz. Onca rapor yazılmakta, gıda komitesi yıllardır mevcut, hal yasaları dönem dönem çıkıyor. Nasıl oluyor da bu konuyu halen çözemiyoruz. Hal yasasının çıkması da yetmez kanımca. Sorun uygulama ve denetlemede. Bu koşulları doğru şekilde yerine getiremediğimiz takdirde enflasyon ile mücadele etmemiz mümkün mü?

Bundan öte, en kısa vadede belli sektörlerde borç yapılandırma konusunu hızlı şekilde çözmemiz gerekiyor. Umuyorumki, haftaya açıklanacak olan programda bu konulara yönelik piyasayı tatmin edecek gelişmeler duyarız. Özetle, yapısal reformlara gelmeden önce bu tarz mikro sorunları aşmamız gerekiyor hızlı bir şekilde ki en azından kur ve faiz bir miktar rahatlasın. Reform yapabilecek ortam oluşsun. Çok zaman kaybettik. Seçimler de geride kaldı ise, ki son 5 yılın getirdiği zorlu bir süreç idi; önümüzde kesintisiz bir dönem olabilir. Kaybettiğimiz zamanı geri kazanmak adına.