Kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye'yi değerlendirdi

Berker, Başbakan'ın açıklamalarındaki önlemlerin ne olduğunu görmeleri gerektiğini söyleyerek, "Bunların etkileri ne olacak? Net cari açıkta bir azalma olacağı söyleniyor. Gerçekleşmeleri görmemiz gerekiyor" dedi.

Yeni kabineye ilişkin soru üzerine de Berker, "Yeni kabine hayırlı olsun. Önümüzdeki dönemde, son çeyreğe yaklaşırken, Merkez Bankası ve BDDK'nın aldığı önlemlerin sonuçlarını gözleyeceğiz. Mali politikalarda bazı destekleyici önlemler alınabilir. Bakanların konuyu bilenlerden oluşmasından dolayı, ek mali önlemlerin alınması konusunda, daha kararlı olmalarını umabiliriz" değerlendirmesinde bulundu.

JCR Türkiye Yönetim Kurulu başkanı orhan Ökmen de Türkiye ekonomisine ilişkin Bloomberg HT'ye değerlendirmelerde bulundu.

"İstikrar korunursa Türkiye'nin notu yakın gelecekte artar"

Ökmen, "Doğrusunu söylemek gerekirse, özellikle niyet bazında, cari açık sorunsalının siyasi kadrolar ve teknotratlar açısından dikkate alınması ve önemseniyor olması iyi bir başlangıç. Bekleyip görmemiz gerekiyor. Türkiye'de şu anda uygulanan maliye politikaları ve bütçe uygulamalarının cari açık sorunsalı konusunda bir öngörüsü yok. Özgün bir perspektif de yok. Bunu yeni kabine ne kadar güncelleyecek? Güncellemesi gerekiyor. Bu bittikten sonra, reform beklentimiz de var. Bunları izleyeceğiz, 2012 bütçesine bakacağız" dedi.

Cari açık konusunda da değerlendirmelerde bulunan Ökmen, "Cari açık, bize göre de, Merkez Bankası ve BDDK'nın önlemleri ile biraz aşağı düşecek. Türkiyenin bu yumuşak karnının risk seviyesi bir mşktar düşecek. Mali ve siyasi istikrar sürerse, elbette Türkiye'nin kredi notu yakın gelecekte artar" değerlendirmesinde bulundu.

Cari açığın dikkat çekici seviyelere ulaştığı uyarısında bulunan Berker, "Cari açık milli gelirin önemli seviyesine, yüzde 10'a yaklaşmış durumda. Bu önemsenecek bir durum. Alınan önlemler kredilerde yavaşlamayı sağlar ve kredi vermek kredi arz edenler için karlı olmaktan çıkarsa, cari açık azalacak. Azaldığı ölçüde de Türkiye'nin ris seviyesi biraz daha düşmüş olacak. Merkez Bankası bu anlamda haklı. Uyguladığı politikalar gecikmeli de olsa sonuç vermeye başlayacak. Şu an sonuçları gözlüyoruz" dedi.

Merkez Bankası'nın faizleri baskı altına aldığını vurgulayan Ökmen, "Yalniz bir öngörümüz var. Merkez Bankası'nın faiz artırımını erteleyici tavrının son bulması gerekiyor. Çünkü faizin baskılanması söz konusu. Doğal dinamiklerle, faizin yükselmesi gerekiyor. Merkez Bankası bunu engellemeye çalışıyor. Burda bir miktar sorun görüyorum" uyarısında bulundu.

Küresel likidite koşulllarının gevşek kalmasının Türkiye ekonomisinin şu andaki güvencesi olduğunu söyleyen Ökmen, dışarıda gevşek para politikasının değişmesi durumunda, Türkiye'nin durumunun bir miktar sarsılabileceğini belirtti.

Not artırımında "yakın gelecek" kavramına da açıklık getiren Ökmen, "En erken yakın gelecek için, 2012 bütçesini görmek gerek, Uygulamaları değil, bütçenin hazırlanmasını ve planlanmasını görmek gerekiyor. O da aralık ayına tekabül ediyor. Yılın son çeyreği desek daha doğru olur" dedi.

"Not artışı ihtimali var"

Kredi derecelendirme kuruluşlarının açıklamalarını değerlendiren TEB Stratejisti Erkin Işık, Türkiye'de birçok alanda ilerleme sağlandığını, büyüme ve bütçe konularında Türkiye'nin diğer ülkelerden ayrıştığını kaydederek, birtek cari açığın olumsuz kaldığını, bu nedenle kredi derecelendirme kuruluşlarının bu konuda odaklandığını söyledi ve "Hala bir not artışı ihtimali geçerlidir" dedi.

Işık, "Türkiye, piyasalarda daha iyi bir derecesi varmış gibi fiyatlanıyor. Önümüzdeki dönemde not artışı gelecektir. Merkez Bankası'nın cari açığa ilişkin tedbirlerinin etkisinin görülmesiyle, iyileşme de görülecektir. Ancak ilk başta, Fitch'in kararı diğerlerinden daha çok izleniyor. Çünkü S&P ve Moody's'in notu, Fitch'inkinin bir kademe altında" dedi.

Yurtdışı gelişmelerin önemli olduğunu, çünkü bu kuruluşların diğer ülkelere kıyasla, göreceli olarak değerlendirme yaptığını kaydeden Işık, "Ancak yurtdışındaki konjonktürdeki değişikliklerden ziyade, bunlardan nasıl etkilendiğimiz daha büyük önem taşıyor. Yurtdışındaki bozulmalarda artış görülürse, o zaman Türkiye göreceli olarak daha iyi bir konumda olabilir" değerlendirmesinde bulundu.

Merkez Bankası'nın faiz artırımı olasılığı konusunda da değerlendirmede bulunan Işık, "Merkez Bankası kısa vadede çok fazla faiz artırmayacak gibi görünüyor. Yurtdışındaki konjonktürü de göz önünde bulundurarak, içteki gelişmelerde büyük değişiklik olmaması halinde, Merkez Bankası sakin bir tavır sergileyecektir. Piyasalarda sınırlı olarak aşağı yönlü bir gidiş olabilir" dedi.