Advertisement
HABERLER ABONE OL

Merkez Bankası politika faizini yüzde 19 seviyesinde sabit tuttu.

Karar metninde enflasyona ilişkin değerlendirmeler öne çıktı. Metinde son dönemde ithalat fiyatları ve yönetilen/yönlendirilen fiyatlardaki artışların yanı sıra, talep koşulları, bazı sektörlerdeki arz kısıtları, açılmanın etkisiyle yaz aylarında enflasyonda oynaklık görülebileceğine dikkat çekildi.

Bu oynaklık ve enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyelerin fiyatlama davranışları ve enflasyon görünümü üzerinde risk oluşturmaya devam ettiği vurgulandı.

Para politikasına ilişkin mesajlar değişmedi

Metinde para politikasına ilişkin önceki toplantılarda verilen mesajların değişmediği görüldü. Son karar metninde parasal sıkılaştırmanın krediler ve iç talep üzerindeki yavaşlatıcı etkilerinin gözlendiği vurgulandı.

Enflasyon ve enflasyon beklentilerindeki yüksek seviyeler dikkate alınarak, Nisan Enflasyon Raporu tahmin patikasındaki belirgin düşüş sağlanana kadar para politikasındaki mevcut sıkı duruşun kararlılıkla sürdürüleceği mesajı yinelendi.

Enflasyonda kalıcı düşüşe işaret eden güçlü göstergeler oluşana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulaşıncaya kadar politika faizi, güçlü dezenflasyonist etkiyi muhafaza edecek şekilde, enflasyonun üzerinde bir düzeyde oluşturulmaya devam edileceği mesajı da yenilendi.

"Aşılama iktisadi faaliyete dengeli bileşim sağlayacak"

Temmuz toplantısı metninde bir önceki metinden farklı olarak aşılamanın etkilerine de değinildi. Metinde konuyla ilgili olarak, "Aşılamanın toplumun geneline yayılarak hızlanması salgından olumsuz etkilenen hizmetler ve turizm sektörlerinin canlanmasına ve iktisadi faaliyetin daha dengeli bir bileşimle sürdürülmesine olanak tanımaktadır." ifadeleri kullanıldı.

"Makroihtiyati tedbirlerin etkileri kredilerde izlenecek"

Yurt içi iktisadi faaliyet güçlü seyrettiğini belirten Merkez Bankası ikinci çeyrekte, salgın kısıtlamalarına ve finansal koşullardaki sıkılaşmaya bağlı olarak iç talebin bir miktar ivme kaybettiğini, dış talebin ise gücünü koruduğunu söyledi.

Ticari kredilerin ılımlı bir seyir izlediği metinde vurgulanırken son dönemde açılma ve ertelenmiş talebe bağlı olarak artış gösteren bireysel kredi kullanımında ise, alınan makroihtiyati tedbirlerin etkilerinin izleneceği ifade edildi.

"Yılın geri kalanında cari fazla bekleniyor"

Metinde cari dengeye ilişkin iyimser beklentiler dikkat çekti. Konuyla ilgili olarak "Olumlu dış talep koşulları ve uygulanmakta olan sıkı para politikası cari işlemler dengesini pozitif etkilemektedir. İhracattaki güçlü artış eğilimi ve aşılamadaki kuvvetli ivmenin turizm faaliyetlerini canlandırmasıyla yılın geri kalanında cari işlemler hesabının fazla vermesi beklenmektedir." ifadeleri kullanıldı.

Yükselen küresel enflasyon vurgusu

Karar metninde yükselen küresel enflasyon ve enflasyon beklentilerine de değinildi.

Gelişmiş ülkeler başta olmak üzere dünya genelinde aşılamanın hızlanmasının küresel ekonomide toparlanma sürecini desteklediği belirtilirken bununla birlikte, aşılama programlarında ilerleme kaydeden ekonomilerin kısıtlamaları hafifleterek iktisadi faaliyette daha güçlü bir performans sergilediği ifade edildi.

TCMB'ye göre küresel talepteki hızlı toparlanma, emtia fiyatlarındaki artış eğilimi, bazı sektörlerdeki arz kısıtları ve taşımacılık maliyetlerindeki artış uluslararası ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarının yükselmesine yol açarken yükselen küresel enflasyon ve enflasyon beklentilerinin uluslararası finansal piyasalar üzerindeki etkileri önemini koruyor.

Ekonomistler pas geçmesini bekliyordu

Bloomberg HT anketine katılan 21 kurumun medyan beklentisi TCMB’nin Temmuz toplantısında herhangi bir değişikliğe gitmeyerek politika faizini yüzde 19 seviyesinde sabit bırakacağı yönündeydi.

Ankete katılan kurumlar TCMB’den gelecek bir sonraki adımın faiz indirimi yönünde olacağı beklentisini paylaşırken, 1 kurum Ağustos, 6 kurum Ekim, 5 kurum Kasım, 2 kurum Aralık, 1 kurum Ocak 2022 ve 1 kurum da Mart 2022’de TCMB’nin ilk faiz indirimini yapacağını öngörmüştü.