Millilere Hırvatistan'dan "ağır" darbe

Mücadeleye erken bulduğu golle başlayan Hırvatistan, Türkiye'nin atakları karşısında oldukça başarılı bir savunma ortaya koyarken, hızlı ataklarla da gol fırsatları yakalamayı sürdürdü. Türkiye'nin savunmadaki zaaflarını kullanan ve topa iyi basan Hırvatlar, ilk yarıda 2 gol birden bulmayı başardı.

2. dakikada Hırvatistan, Olic'in golüyle öne geçti. Sol kanatta Gökhan Gönül'ü geçerek kale önüne inen Corluka'nın ortasında, kaleci Volkan Demirel topu iyi çelemedi. Arka direkte müsait durumdaki Olic, meşin yuvarlağı ağlara göndererek Hırvatistan'ı maçın henüz başında golle tanıştırdı: 0-1.

12. dakikada Arda Turan'nın pasıyla ceza sahası sağ çaprazında topla buluşan Hamit Altıntop'un sert vuruşunda meşin yuvarlak, savunmadan döndü.

30. dakikada sağdan ceza sahasına giren Olic'in savunmada Egemen Korkmaz'ın müdahalesine rağmen vuruşunda top, kaleci Volkan Demirel'de kaldı.

32. dakikada Hırvatistan, Mandzukic'in golüyle farkı 2'ye çıkardı. Bu dakikada hızlı gelişen atakta, sağdan Mandzukic'in ortası sonrası savunmanın uzaklaştırmaya çalıştığı topa Modric'in sert vuruşunda meşin yuvarlak, yine savunmadan döndü. Topu tekrar önünde bulan Modric, pasını sağdan bindirme yapan Srna'ya gönderirken, bu oyuncunun ortasında da arka direkte Mandzukic, Volkan Demirel'in öne çıkmasından faydalanarak kafa vuruşuyla meşin yuvarlağı filelerle buluşturdu: 0-2.

45. dakikada çalımlarla ceza sahasına kadar giren Mandzukic'in pasında kaleciyle karşı karşıya kalan Olic, yaptığı vuruşta kaleci Volkan Demirel'i geçemedi.

Maçın ilk yarısı, Hırvatistan'ın 2-0 üstünlüğünde sona erdi.

İlk yarıdaki 2-0'lık skoru lehine çevirmek için ikinci yarıya çıkan (A) Milli Takım, yine erken bir golü daha filelerinde görerek, ümitlerini tüketti. Maç boyunca tüm çabasına rağmen Hırvatistan kalesinde pozisyon üretemeyen milliler, 3-0'lık skorla rakibine boyun eğerek, Avrupa Şampiyonası Finalleri'ne katılabilme şansını ilk maç sonunda mucizelere bıraktı.

Karşılaşmadaki kontrollü oyununu ikinci yarıya da taşıyan Hırvatistan, 51. dakikada Corluka'nın kafa vuruşundan bulduğu golle skoru 3-0'a getirmeyi bildi. Elde ettiği skor avantajını maçın sonuna kadar rahat bir şekilde taşıyan konuk ekip, evinde oynayacağı rövanş maçı öncesinde büyük bir avantajın da sahibi oldu.

51. dakikada Hırvatistan, Corluka'nın attığı golle skoru 3-0'a taşıdı. Sağ kanattan Srna'nın kullandığı serbest vuruşta, ön direkte iyi yükselen Corluka, yaptığı kafa vuruşuyla fileleri havalandırdı: 0-3.

64. dakikada sağ kanattan yine Srna'nın kullandığı serbest vuruşta, kale önünde Corluka'nın ayak koyduğu top, Volkan Demirel'de kaldı.

65. dakikada çalımlarla ceza sahası önüne kadar gelen Modric'in sert şutunda kaleci Volkan Demirel'den dönen top, savunma tarafından uzaklaştırıldı.

76. dakikada Hakan Balta'nın soldan ceza sahasına yaptığı ortada, Sabri Sarıoğlu'nun sert şutu sonrası meşin yuvarlak, savunmaya da çarparak üstten kornere gitti.

Bu dakikadan itibaren bitiş düdüğünün çaldığı ana kadar önemli bir pozisyonun olmadığı karşılaşma, Hırvatistan'ın 3-0'lık galibiyetiyle sona erdi.

Stat: Türk Telekom Arena

Hakemler: Felix Brych xx, Thorsten Schiffner xx, Mark Borsch xx (Almanya)

Türkiye: Volkan Demirel x, Gökhan Gönül x (Dk. 46 Gökhan Töre x), Giray Kaçar x, Egemen Korkmaz x, Hakan Balta x, Hamit Altıntop x, Sabri Sarıoğlu x, Selçuk İnan x (Dk. 69 Mehmet Topal x), Emre Belözoğlu x, Arda Turan x, Burak Yılmaz x (Dk. 81 Umut Bulut x)

Hırvatistan: Pletikosa xx, Corluka xxx, Schildenfeld xx, Simunic xx, Vida xxx, Srna xxx, Dujmovic xx, Rakitic xx (Dk. 83 Pranjic x), Modric xxx, Olic xxx (Dk. 85 Jelavic x), Mandzukic xxx (Dk. 90 Eduardo ?)

Goller: Dk. 2 Olic, Dk. 32 Mandzukic, Dk. 51 Corluka (Hırvatistan)

Sarı kartlar: Dk. 34 Corluka, Dk. 41 Dujmovic, Dk. 70 Olic (Hırvatistan), Dk. 64 Hakan Balta, Dk. 66 Emre Belözoğlu, Dk. 71 Sabri Sarıoğlu, Dk. 87 Arda (Türkiye)

-Maçtan Notlar-

(A) Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Guus Hiddink, Hırvatistan ile yaptıkları 2012 Avrupa Şampiyonası play-off turu ilk maçında, savunma oyuncusu Giray Kaçar'a ilk kez görev verdi.

Savunmada özellikle stoperdeki tercihi merak edilen Hollandalı teknik adam, Giray Kaçar'a ilk 11'de şans tanıdı.

Milli takım savunmasında Egemen Korkmaz ile yan yana görev yapan Giray, Hırvatistan mücadelesiyle birlikte ilk kez (A) Milli oldu.

Daha önce 6 Şubat 2008'de İsveç, 26 Mart 2008'de Belarus ve 3 Mart 2010'da Honduras ile yapılan özel maçlarda yedekler arasında bulunmasına rağmen forma şansı elde edemeyen Giray, önemli Hırvatistan mücadelesinde sahaya çıktı.

Hiddink'in Almanya ve Azerbaycan maçları için belirlediği aday kadroda da bulunan Giray, iki maçta da 18 kişilik kadrolara girememişti.

Hollandalı çalıştırıcı kaleci Tolga Zengin'in yanı sıra Servet Çetin, İsmail Köybaşı, Ozan İpek ve Halil Altıntop'u 18 kişilik kadroya almazken, sakatlığı bulunan Kazım Kazım da maç kadrosunda yer almadı.

-Gençlik ve Spor Bakanı Kılıç maçı izledi-

Türkiye ile Hırvatistan arasındaki mücadeleyi Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç da izledi.

Bakan Kılıç, UEFA 1. Asbaşkanı Şenes Erzik ve Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar ile birlikte protokol tribününden karşılaşmayı takip etti.

-Tribünlerde milli coşku-

Biletleri maç öncesinde tükenen Türkiye-Hırvatistan mücadelesinde Türk Telekom Arena'nın tribünleri dolarken, soğuk ve yağışlı havaya rağmen maça gelen futbolseverler, yaşadıkları milli coşkuyla güzel bir atmosfer oluşturdu.

Grup maçları aşamasında da milli takıma bu önemli turnuvaya katılması için destek veren futbolseverler, şampiyonaya gidebilmek için son aşama olan play-off turunun ilk maçında ay yıldızlıları yalnız bırakmadı.

Taraftarlar üzerlerindeki formalar ve ellerinde Türk bayraklarıyla tribünleri kırmızı ve beyaz renklere bürüdü.

Türk Telekom Arena'ya gelen futbolseverler, milliler ısınmak için sahaya çıktığı andan itibaren sevgi gösterilerinde bulunarak, futbolculara bu önemli maç öncesi destek verdi.

Tribünlerde karşılaşma öncesi stat hoparlörlerinden çalınan marşlarla büyük bir coşku yaşandı. Tribünler, 10. Yıl Marşı'na hep birlikte eşlik etti.

-Türk Telekom Arena ''milli stat'' oldu-

(A) Milli Futbol Takımı'nın Hırvatistan mücadelesiyle 5. kez maç yaptığı Türk Telekom Arena, adeta ''milli stat'' oldu.

Türk Telekom Arena'da daha önce yaptığı 4 maçtan 3'ünü kazanıp 1'ini yitiren Türkiye, özel maçta Estonya'yı 3-0 mağlup ederken, 2012 Avrupa Şampiyonası elemelerinde Kazakistan'ı 2-1, Azerbaycan'ı 1-0 yendi, Almanya'ya ise 3-1 kaybetti.

(A) Milli Takım, Hırvatistan maçıyla birlikte Türkiye'deki son 5 maçını da Türk Telekom Arena'da oynamış oldu.

-Medya ordusu-

2012 Avrupa Futbol Şampiyonası play-off turundaki Türkiye-Hırvatistan mücadelesi Avrupa'nın da ilgi odağı olurken, karşılaşmayı adeta bir medya ordusu takip etti.

Maça, 210'u muhabir ve yazar, 75'i foto muhabiri ve 36'sı kameraman olmak üzere, 69'u yabancı, 252'si Türk, toplam 321 medya mensubunun akredite olduğu bildirildi.

Karşılaşma, Türkiye'de Star Televizyonu'nun yanı sıra Al Jazeera Sport 4, ANS TV, Arena Sport, Digi Sport, ESPN, EuroSport, HRT2, Russia 2, Sport 1, Sport 2, Sport TV2, SuperSport kanalları maçı çok sayıda ülkeye canlı yayımladı.

-Hırvatistan cephesi-

Hırvatistan Milli Takımı'nda sakatlığı geçen Corluka, Türkiye maçının kadrosuna dahil edilerek 11 kişilik kadroda yer aldı.

Teknik direktör Slaven Bilic'in maç günü son durumuna bakıp karar vereceklerini söylediği savunma oyuncusu, kontrollerden sonra kadroya dahil edildi.

Daha önce Beşiktaş'ta da forma giyen Hırvat futbolcu Gordon Schildenfeld, Türkiye'ye karşı play-off ilk maçında ülkesinin milli takımında 11 kişilik kadroda yer aldı.

Az sayıda Hırvat taraftar takımlarını İstanbul'da yalnız bırakmazken, misafir seyirci tribününde 200'ü aşkın taraftar takımlarına destek verdi.

-Kadınlar ve çocuklara ücretsiz bilet-

Futbol Federasyonu'nun yaptığı uygulama doğrultusunda Türkiye-Hırvatistan mücadelesini kadınlar ve çocuklar ücretsiz izleme şansı buldu.

Türk Telekom Arena'da kadınlara ve 16 yaş altı çocuklara doğu tribünden 414, 415 ve 416 numaralı bloklardan olmak üzere toplam 3 bin 270 kişilik yer ayrıldı.

Karşılaşmayı izleyenler arasında Eskişehirspor Teknik Direktörü Michael Skibbe de yer aldı. Skibbe, maçtan önce yayıncı kuruluşa yaptığı açıklamada, karşılaşmanın 1-0 Türkiye lehine bitmesi temennisinde bulundu.

2012 Avrupa Futbol Şampiyonası play-off turu ilk maçında, İstanbul'da Hırvatistan'a 3-0 yenilen Türkiye, final şansını mucizelere bıraktı.

Önemli maçta hiçbir varlık gösteremeyerek büyük düş kırıklığı yaratan milliler, 15 Kasım Salı günü Zagreb'de yapılacak rövanş maçı için umutlarını adeta İstanbul'da bıraktı.

Karşılaşmadan ummadığı bir skorla galip ayrılan Hırvatistan ise Polonya ve Ukrayna'nın ortaklaşa düzenleyeceği 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası'na katılma yolunda çok büyük bir avantaj elde etti.

-''Hiddink istifa'' sesleri-

Türkiye'nin Hırvatistan karşısındaki şok yenilgisi, taraftarların teknik heyete tepki göstermesine neden oldu.

Türk Telekom Arena'yı tamamen dolduran sporseverler, Hırvatistan'ın 51'inci dakikada gelen 3'üncü golünün ardından, teknik direktör Guus Hiddink ve yardımcısı Oğuz Çetin'i istifaya çağırdı.

''Hiddink istifa'', ''Oğuz istifa'' diye tempo tutan taraftarlar, İstanbul Büyükşehir Belediyespor Teknik Direktörü Abdullah Avcı lehine tezahürat yaptı.

8 Kasım Salı günü 65'inci doğum gününü milli takım kampında kutlayan Hollandalı teknik adam, kariyerinin en sıkıntılı maçlarından birisini yaşadı.

-Volkan'a büyük tepki-

Milli takımın farklı skorlu yenilgisi moralleri bir hayli bozarken, taraftarlar kaleci Volkan Demirel'e de büyük tepki gösterdi.

Yediği 3 golün ardından, bir pozisyonda kolay bir şutta topu kontrol eden Volkan'ı, çoğunlukla Galatasaraylı taraftarların bulunduğu kale arkasındaki bir grup taraftar alaycı biçimde alkışladı. Bunun üzerine moralinin bir hayli bozuk olduğu gözlenen milli kaleci, bu tribüne dönerek, taraftarları kendisi de alkışla protesto etti. Volkan'ın bu hareketi üzerine taraftarlar, milli kaleciye büyük tepki gösterip, küfürlü protestoda bulundu ve kendisine her top gelişinde ıslıkladı.

Bu arada, başta Emre olmak üzere milli futbolcular, taraftarlardan protestoya son vermelerini isterken, Emre de bu protestolardan nasibini aldı.

-Futbolculara protesto-

Türk taraftarlar, milli takım oyuncularını da protesto etti.

Oyunun son anlarında Türk oyuncular arasında yapılan pas alışverişi sırasında ''oley'' diye alaycı biçimde tempo tutan öfkeli taraftarlar, bitiş düdüğüyle birlikte de soyunma odasına giden futbolcuları yuhaladı.

-Erken gol şok etti-

Zagreb'deki rövanş maçı için avantajlı bir skoru hedefleyen Türkiye, henüz 2'nci dakikada kalesinde gördüğü golle adeta ''şok'' oldu.

Hırvatlar'ın Olic ile maçın başında bulduğu gol, Türk Telekom Arena'yı dolduran 50 bin sporsever üzerinde soğuk duş etkisi yaptı.

Buna rağmen taraftarlar coşkulu biçimde milli takımı desteklerken, Hırvatistan'ın 32'nci dakikada skoru 2-0 yapmasıyla birlikte stat sessizliğe büründü.

-Emre, Hakan, Sabri ve Arda rövanşta yok-

Türk Milli Takımı'nda bu maçta sarı kart gören Emre Belözoğlu, Hakan Kadir Balta, Sabri Sarıoğlu ve Arda Turan, cezalı duruma düştü.

Elemelerde grup aşamasında da birer sarı kartları bulunan 4 futbolcu, 15 Kasım Salı günü Zagreb'de oynanacak maçta forma giyemeyecek.

-Hırvatlar galibiyeti kutladı-

İstanbul'dan 3-0 galip ayrılarak, finallere gitme biletini çok büyük oranda cebine koyan Hırvatistan, maç sonunda galibiyeti kutladı.

Maçın bitiş düdüğüyle sahanın ortasında toplanan Hırvat futbolculara, yedekler de katıldı ve galibiyet kutlaması yapıldı. Hırvat futbolcular, kendilerini yalnız bırakmayan az sayıdaki taraftarlarına giderken, stattaki Türk taraftarlar da kendilerini centilmen biçimde alkışladı.

Bu arada Türk taraftarlar, oyunun son anlarında yapılan değişiklikler sırasında Hırvat futbolcuları da alkışladı.

-Tribünler erken boşaldı-

İstanbul'daki soğuk ve yağışlı havaya rağmen tribünleri tamamen dolduran 50 bin sporsever, stattan büyük düş kırıklığı yaşayarak ayrıldı.

Hırvatların ikinci yarının başında gelen 3'üncü golünün ardından tribünler yavaş yavaş boşalmaya başlarken, maçın son anlarında tribünler büyük ölçüde boş kaldı.

-Türkiye, Hırvatistan'ı yine yenemedi-

Hırvatistan ile 5'inci maçına çıkan Türk Milli Takımı, rakibi karşısında yine galibiyet alamadı.

İki takım arasındaki 5 maçtan 2'sini Hırvatistan kazanırken, 3'ü berabere sonuçlandı.

Türkiye, EURO 2008'de çeyrek finalde karşılaştığı rakibini normal süresi 0-0, uzatmaları 1-1 biten maç sonunda penaltılarla eleyip, yarı finale yükselmişti. Hırvatlar, bu galibiyetle EURO 2008'in rövanşını da almış oldu.

-Türk Telekom Arena'da 2'nci yenilgi-

(A) Milli Futbol Takımı, 5'inci kez sahaya çıktığı Türk Telekom Arena'da 2'nci yenilgisini aldı.

Milliler, Türkiye sınırları içinde son 5 maçını oynadığı yeni statta, Almanya'nın ardından 2'nci mağlubiyetini Hırvatistan'dan aldı.

-Hırvatistan'da Corluka ve Dujmovic cezalı-

Hırvatistan'da sarı kart gören Vedran Corluka ve Tomislav Dujmovic de cezalı duruma düştü.

Elemelerde grup aşamasında da birer sarı kartı bulunan Corluka ve Dujmovic, 15 Kasım Salı günü Zagreb'de oynanacak rövanşta forma giyemeyecek.

-Yedekler taraftarla tartıştı-

Hırvatistan'ın maçta 2'nci golü bulmasıyla statta atmosfer de yükseldi.

Bu golün hemen ardından, saha kenarında ısınan Türk Milli Takımı'nın bazı oyuncularının, tribünden kendilerine laf atan taraftarlarla diyaloğa girdiği gözlendi.

-Hiddink yönetimindeki 15'inci maçta 5'inci yenilgi-

Teknik direktör Guus Hiddink yönetiminde 15'inci maçına çıkan Türkiye, 5'inci kez sahadan yenilgiyle ayrıldı.

Milliler, Hollandalı teknik adam yönetiminde 7 kez kazanırken, 3 kez de berabere kaldı.

11'i resmi, 4'ü özel bu 15 maçta Türkiye toplam 18 gol atarken, kalesinde ise 15 gol gördü.

-Türkiye kaleyi bulamadı-

Her bakımdan çok kötü bir maç çıkaran Türk Milli Takımı'nın performansı, istatistiklere de yansıdı.

Maç boyunca sadece 3 şut çekebilen ay yıldızlı futbolcular, bunlarda da kaleyi isabet ettiremedi.

Hırvatistan ise 15 şutta 8 kez çerçeveyi tutturdu, bunlardan 3'ünü gole dönüştürdü.

-Arda-Bilic gerginliği-

Maçın 9'uncu dakikasında milli futbolcu Arda Turan ile Hırvatistan Teknik Direktörü Slaven Bilic arasında kısa süreli gerginlik yaşandı.

Taca çıkan topu Hırvat teknik adam eline alırken, atışı bir an önce kullanmak isteyen Arda, meşin yuvarlağı almak için hamle yaptı. Arda, bu sırada Bilic'in topu bırakmamasına tepki gösterdi.

-Bilic: Hak ettiğimiz bir galibiyet aldık-

2012 Avrupa Futbol Şampiyonası play-off turu ilk maçında Türkiye'yi 3-0'la geçen Hırvatistan'ın teknik direktörü Slaven Bilic, hak ettikleri bir galibiyet aldıklarını belirtirken, işlerinin bittiğini düşünmediklerini söyledi.

Karşılaşma sonrası düzenlenen basın toplantısında konuşan Bilic, her iki takımın da bu güzel futbol ortamında önemli bir mücadele ortaya koyduğunu kaydederek, ''Hak ettiğimiz bir galibiyet aldığımıza inanıyorum'' dedi.

Karşılaşmanın başından sonuna kadar hem bireysel, hem de takım olarak iyi mücadele edip, gerektiği gibi oynadıklarını anlatan Bilic, ''Bugün Türkiye iyi oynamadı. Biz ise iyi oynadık. Türkiye'nin gruplardaki 10 maçını da izledim. Onları iyi etüt ettim. Bunun sonucunda da bugün istedikleri gibi oynayamadılar'' ifadelerini kullandı.

-''İşimiz bitmedi''-

Slaven Bilic, Türkiye karşısında 3-0 gibi farklı bir skor elde etmelerine rağmen, Avrupa Şampiyonası Finalleri'ne katılma yolunda işlerinin bitmediğini vurguladı.

''İşimizin bittiğini söyleyemem. Bu konuda emin değilim. Türkler bunu daha önce de bize gösterdi. Her şeyin bitmediğini bize daha önce gösterdiler'' diyen Hırvat teknik adam, ''Zagreb'de bizi daha çok şey bekliyor. Bunu biliyoruz'' diye konuştu.

Sakatlığı nedeniyle bugün forma giymesi tereddütlü olan Vedran Corluka'nun durumunun bu sabah kesinleştiğini aktaran Bilic, ''Yerine başka oyuncu hazırlamıştık ama iyi olduğunu söyledi ve takıma aldık. Elinden geleni yaptı. Hem savunmada, hem de hücumda iyi oynadı. Bugün gördüğü sarı kart nedeniyle de Zagreb'de forma giyemeyecek'' şeklinde konuştu.

Bilic, yayıncı kuruluş Star TV'ye yaptığı açıklamada ise, maçtan önce Türkiye karşısında böyle bir skoru hiç kimsenin bekleyemeyeceğini dile getirerek, ''Böyle fantastik bir stada, Türkiye'ye geliyorsanız, kimse böyle bir skoru herhalde bekleyemezdi. Türkiye'nin bizim gibi çok duygusal bir takım olduğunu biliyorduk, eğer bir gol bulursak bunun bizim için çok iyi olacağını düşünüyorduk. Beraberlik de bizim iyi skor olacaktı. Türkiye ilk yarıda daha fazla pas yaptı, oyuna hakim olmaya çalıştı, ama biz zamanında ikinci golü bulduk. Fantastik bir skor bizim için'' ifadelerini kullandı.

-''Rambo'' Servet-

Slaven Bilic, maç sonrasında basın toplantısına elinde bir Türk Milli Takımı formasıyla gelirken, yöneltilen bir soru üzerine de bu formanın Servet Çetin'e ait olduğunu söyledi.

Neden Servet'in formasını aldığı yönündeki bir soruya ise Bilic, ''O bir Rambo. Onun formasını almak istedim'' yanıtını verdi.

Bilic, uçağa yetişmek için az zamanları olduğu gerekçesiyle toplantıyı kısa tuttu.

-Çadırda milli maç heyecanı-

Van'daki depremzedeler, A Milli Futbol Takımı'nın 2012 Avrupa Şampiyonası'na katılabilmek için Hırvatistan ile yaptığı play-off turu ilk maçını çadırlarda kurulan televizyonlardan izledi.

Van'da 23 Ekim'de ve 9 Kasım'da meydana gelen depremlerin ardından çadırlara yerleşen birçok depremzede, Türkiye ile Hırvatistan arasında oynanan milli maçı çadırlarda izledi.

Van'ın Yalım Erez Mahallesi'ndeki evi hasar gördüğü için Kızılay çadırında 10 kişilik ailesi ile barınan Recep Canata da Türkiye-Hırvatistan maçını izlemek için bir arkadaşının hasarlı evinden televizyon çıkardı.

Canata, milli maç heyecanını uzun uğraşlar sonucu çadırına kurabildiği televizyon sayesinde yaşadı.

Maçı ailesiyle izleyen Canata, şunları kaydetti.

''Gönlümüz Türkiye'nin kazanmasıydı ama olmadı. Biz maç heyecanımızı yaşadık. Türkiye'nin birçok yerinden buraya destek ve yardım geldi. Üzerinden yaklaşık bir ay geçen depremden bu yana sürekli ya çadırda ya da dışardayız. Artçı sarsıntılar ve son yaşanan 5,6'lık depremden sonra evlere hiç giremiyoruz. Psikolojimiz bozuldu. Milli maça tutkumu çadırda da sürdürdüm. Değişiklik oldu bizim için. 3-0 yenildik. Üzüldük ama gönlümüz hep milli takımımızla... Allah yardımcıları olsun.''

Maçı komşusunun çadırında izleyen Fevzi Oran ise ''Beklediğimiz sonucu alamadık ama önemli değil. Kafamız dağıldı, maçı izlerken depremi unuttuk. Uzun zaman olmuştu televizyon izlemeyeli. Komşuma bize bu heyecanı yaşattığı için teşekkür ederim. Tüm Kalbimiz mili takımla'' diye konuştu.

-Aydınlar: Rövanştan sonra konuşalım-

Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar, Hırvatistan maçının ardından Türk Telekom Arena'da, yönetim kurulu üyeleriyle birlikte bir saati aşkın süre görüşme yaptı.

Aydınlar, stattan ayrılırken, basın mensuplarının soruları üzerine, ''Bizim için kötü bir akşamdı. Bu maçın salı günü rövanşı var. Salı günü de oynayalım, ondan sonra konuşalım'' demekle yetindi.

Bir basın mensubunun, ''Yukarıda bir saatten fazla kaldınız, gelecekle ilgili karar aldınız mı?'' sorusu üzerine de, ''Henüz bir karar alınmadı, önümüzdeki hafta değerlendireceğiz'' yanıtını verdi.

-Hiddink: İkinci maç öncesinde '4 gol atarız' demek gerçekçi değil-

(A) Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Guus Hiddink, Türkiye'nin Hırvatistan'a 3-0 yenildiği 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası play-off ilk maçının ardından yaptığı açıklamada, ''İkinci maç öncesi '4 gol atarız' demek gerçekçi yaklaşım olmayacaktır. Gerçeklerle yüzleşmemiz lazım'' dedi.

Hollandalı teknik adam, karşılaşmanın ardından düzenlenen basın toplantısında mücadeleyi değerlendirip, soruları yanıtladı.

Maç öncesi yaptıkları toplantılarda hücum anlayışı kadar defansın da nasıl olması gerektiği konusunda çalıştıklarını, ancak 2'nci dakikada yenilen golün bütün planlarını alt üst ettiğini belirten Hiddink, ''Hırvatistan'a karşı bu tür bir başlangıç yapınca, gerçekten öldürücü nitelikte oldu. 1-0'dan sonra rakip geriye çekildi ve kontratak şansı yakalamaya çalıştılar. İkinci tehlikelerinde de golü buldular ve skor 2-0 oldu. 1-0 iken topa sahip olduk, ataklar geliştirip baskı yarattık ama bunlar tehlikeye dönüşemedi. Rakibin savunma anlayışı iyiydi. Bunları aşamadık. Tehlikeler yaratamadık'' diye konuştu.

-''(4 gol atarız) demek gerçekçi yaklaşım olmayacaktır. Gerçeklerle yüzleşmemiz lazım''-

Gerçekçi bakıldığında Türkiye'nin eleme grubunda yapabileceği en iyi şeyin grupta 2'nci olmak olduğunu ve bunu başardıklarını ifade eden Hiddink, ''İkinci maç öncesinde '4 gol atarız' demek gerçekçi yaklaşım olmayacaktır. Gerçeklerle yüzleşmemiz lazım. Fark, erken gelen golden dolayı oluştu'' şeklinde konuştu.

Türk futbolunun Hiddink'ten ne kazandığı sorusuna Hollandalı çalıştırıcı, ''Bu bakımdan genç oyunculardan bahsetmek istiyorum. Onlara daha fazla şans verip, bu yönde çalışmamız gerekiyor. Tabi bu bize bağlı olan bir şey değil. Federasyonun çabalarını biliyoruz. Kulüplerin de neler yaptığı önemli. Gençlerin eğitimleri konusuna eğilmemiz gerekiyor. Genç oyuncuların kendilerini ispat için hala süreye ihtiyaçları var. Salı günkü maçta da bunu göreceksiniz'' yanıtını verdi.

-''Bu benim futboldaki ilk yılım değil...''-

Bu mağlubiyetin kariyerinin en ağır yenilgilerinden birisi olup olmadığı sorulan Hiddink, ''Kariyerimde çok şeyler de kazandım, yenilgilerim de oldu. Gerçek manada hayal kırıklığı yaratan performansınız olduğu zaman tabii ki kendimi de sorumlu tutuyorum'' derken, taraftarın istifa tepkisiyle ilgili olarak, ''Bu benim futbolda ilk yılım değil. Türkiye'nin duygusal bir ülke olduğunu biliyoruz. Volkan için de bazı şeyler dönmüş duyduğum kadarıyla. Bu duygularla ilgili bir şey, benim için de hiç sorun değil açıkçası. İstediklerini yapabilirler'' değerlendirmesini yaptı.

-''Futbol kariyeri Türk Milli Takımı ile beraber mi devam edecek?''-

Hollandalı çalıştırıcı, kariyerine Türkiye'de mi devam edeceği, yeni planlarının olup olmadığı sorusunu, ''Şu anda tamamen salı günkü maça odaklanacağım. Gelecek yaza kadar kontratım var. Salı'dan sonra bunlara bakmamız lazım. Şimdi biraz yatışayım, salı günkü maç geçsin, ondan sonra değerlendirilecek şeyler bunlar'' şeklinde yanıtladı.

-''Kadroya kimi alıp almayacağım konusundaki karar tamamen bana aittir''-

Guus Hiddink, kendisi daha çok yurt dışında bulunduğu için aday kadroya çağrılan futbolcuları yardımcısı Oğuz Çetin'in belirlediği yönündeki yorumlarla ilgili bir soru üzerine, ''Kadroya kimi alıp almayacağım konusundaki karar tamamen bana aittir'' dedi.

Bu değerlendirmeyi saçma olarak nitelendiren Hiddink, her aday oyuncu üzerinde hem Oğuz Çetin, hem de Engin İpekoğlu ile tartıştıklarını anlatarak, ''Kadroya kimi alıp almayacağım konusundaki karar tamamen bana aittir. Günlük olarak oyuncularla ilgili yardımcılarımla temasımız var. Bundan önceki federasyon başkanıyla yaptığımız anlaşmada iki ofis yapmamız gerektiğini söylemiştik. Köln'deki ofisi de katarsak 3 ofis olacaktı. Bu sistem işledi. Avrupa'daki oyuncuları da takip ediyoruz. Bu, sistem için gerekliydi'' şeklinde konuştu.

Takımın bugünkü performansıyla ilgili bir soruyu da Hiddink, ''İlk golü yememiz takımın öz güveni için iyi olmadı. Gol yedikten sonra takımın saldırıya geçip, defansif görevlerini ihmal etme durumu var. Rakip, oyunun her alanında daha güçlüydü. Atak yapabilmeniz için ikili mücadelelerde başarı gerekir. Bu maçta hız ve güç bakımından rakibimize üstün gelemedik'' diye yanıtladı.

-''Kendi kariyerinde bir düşüş görüyor mu?''-

Rusya'nın başındayken de dünya kupasına gidemedikleri hatırlatılarak yöneltilen, ''Kendi kariyerinizde bir düşüş görüyor musunuz?'' sorusuna Hiddink, şöyle yanıt verdi:

''Ben artık genç hocalardan birisi değilim. 65 yaşına girdim kısa süre önce. Bunun dışında, Rusya ile gidemediğimiz dünya kupasında 1 gol daha fazla atsaydık, gidecektik. Türkiye ile 2012'ye gidememek üzücü olacak. Avrupa Şampiyonası'na katılan takımların seviyesinin gerçekten çok yüksek olduğunu orada göreceksiniz. Benim fikrim, dünya kupasındaki oynanan futbolun seviyesinden bile daha yüksek bir seviye oluyor. Avrupa Şampiyonası'na gidebilmek de o takımların gücü ölçüsünde zorlaşıyor.''

-''Gördüklerim karşısında '5 gol kaydedeceğiz' diyemem tabii ki''-

Hırvatistan Teknik Direktörü Slaven Bilic'in 3-0'lık galibiyete rağmen henüz hiçbir şeyin bitmediği ifadeleri hatırlatılarak, kendisini karamsarlığa iten tablonun ne olduğu sorusuna Hollandalı çalıştırıcı, şu yanıtı verdi:

''Ben burada sürekli 'kazanacağız, kazanacağız' deseydim herkes hoşlanacaktı ama 'gerçekçi olalım, yüzleşelim' dedikçe galiba pek sevilmiyorum. 'Hırvatistan 4 gol atmamıza izin vermeyecektir' diyorum sadece. Tabii ki benim için de hayal kırıklığı var. Gördüklerim karşısında '5 gol kaydedeceğiz' diyemem tabii ki. Salı günü takımımız farklı olacak. Hem kendi onurları için, hem de takımdaki gelecekleri adına iyi performans sergilemeliler.''