TÜSİAD/Turan: Yapısal sorunları hallederek Türkiye ekonomisinin dayanıklılığını arttırmalıyız
TÜRKONFED tarafından düzenlenen 24. Girişim ve İş Dünyası Zirvesi'nde konuşan TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan "Esas önemli olan, yapısal sorunları hallederek Türkiye ekonomisinin dayanıklılığını artırmak" dedi.
Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) tarafından düzenlenen 24. Girişim ve İş Dünyası Zirvesi, Çukurova Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu’nun (ÇUKUROVASİFED) desteği, Adana Sanayici ve İş İnsanları Derneği’nin (ADSİAD) ev sahipliğinde Adana’da gerçekleşti.
Zirvede konuşan TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan “Esas önemli olan, yapısal sorunları hallederek Türkiye ekonomisinin dayanıklılığını artırmak” dedi ve sözlerine şöyle devam etti:
“Bugün dünya ekonomisinden kaynaklanan zorlukları geçici önlemlerle hafifletmek olası. Zaten şu anda da yapılan esasen bu. Ama bu ilave zorluklar bizim yapısal sorunlarımızın üzerine ekleniyor. Yapısal sorunlarımızı hafifletirsek dünya ekonomisinden gelen negatif şokların etkilerini de çok daha hafif hissederiz. Esas önemli olan, yapısal sorunları hallederek Türkiye ekonomisinin dayanıklılığını artırmak ve ülkeyi küresel risklere karşı daha az kırılgan hale getirmek. Bunun için üretim yapısını ithalata bağımlı olmaktan çıkartmak, daha yüksek teknolojili ürünlere yönelmek, verimliliği ve katma değeri yükseltmek ve ihracatın rekabet gücünü artırmak gerekiyor” diye konuştu.
“Güveni kurumlara ve kurallara dayalı olarak inşa edelim”
“Hayallerimizden vazgeçmeyelim; ülkemizin geleceğine güvenelim. Güveni kurumlara ve kurallara dayalı olarak inşa edelim” diyen Turan şöyle devam etti; “Kurumlar ve kurallar hukukun üstünlüğünü, adaleti, temel hak ve özgürlükleri, katılımcı demokrasiyi ve kamu yönetiminin etkinliğini sağlar. Gelir adaletini tesis etmek, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlamak, dil, din, mezhep, ırk, köken ayrımı olmadan herkesin eşit ve özgür yaşamasını temin etmek de kapsayıcı ve güvenilir kurumlar ve kurallar ile mümkün olur. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına da bu unsurlara dayanan bir toplumsal dönüşüm yaraşır.”